elediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, şehircilik ve bina planlamaları ile ilgili gazetemize yaptığı açıklamada, şehir idarecilerinin bugüne kadar yanlış planlamalar içersine girdiğini ifade ederek, “Şehrimize yeni ucubeler kazandırmayalım” dedi.

Alaaddin Yılmaz yaptığı açıklamada, geçmiş dönemdeki idarecileri eleştirerek, “Bolu'daki idareciler boş buldukları her alana bina dikmekle övünmüşler. Bizim önceki dönem yapılan katlı otopark boş bir alan, oraya öyle bir devasa alan yapmışız ki, belki de bu bir iki tane de seçim kazandırmıştır. Ama orayı park olarak hiç kullanmadık, hala daha kullanamıyoruz. Bolu'da Hisar Tepesi'nin yokuşuna çıkarken orada bulunan öğrenci yurdu binası, belki de Bolu'nun en kötü binası. Ama bu bina da ne kadar büyük umutlarla yapılmış. Belediye binasının olduğu yer ve Belediyenin arkasındaki binalar, belki de yapıldığı dönem içinde çok ideal binalar olarak bakılmış. Şu anda nasıl bu binaları kaldırabiliriz diye düşünüyoruz” dedi.

BİZ YILLARDIR BU KONU İÇİN DİRENÇ GÖSTERİYORUZ

Yılmaz açıklamasının devamında, yanlış yapılan bina planlamaları ile ilgili, “Karaçayır bu tartışmaların başka bir tarafı. Şu anda Bolu'da en büyük kavga Karaçayır için oluyor. Karaçayır'a nasıl bir devlet binalarını koyabiliriz diye düşünüyor bazıları. Biz yıllardır bu konu için direnç gösterdik. Devlet bir şey yapmak istiyor, para ayıramıyor. Devlet bir şey yapmak istiyor, yer bulamıyor. Yere para bulamıyor; o zaman nerde boş bir yer görürse, orayı doldurmaya yönelik çalışma yapıyor. Bolu'nun en geniş şehir içersinde bir ormanı vardı. Eski Orman Mektebi'nin, Kız Öğretmen Okulu'nun bahçesine şu anda 3 tane yeni okul açıldı. Bunlar Mehmet Ali Türker Anaokulu, Cumhuriyet İlköğretim Okulu, Anadolu Lisesi, ondan sonra Milli Eğitim Müdürlüğü lojmanları, Halk Eğitim Müdürlüğü binası. Hala da bu alana bina yapılmaya çalışılıyor. Hepsi bir okulun alanına yapıldı. Boş bulduğumuz yeri nasıl doldururuz diye bakıyoruz” diye konuştu.

YÖNETİCİLER BOŞ BULUNAN ALANLARI NASIL DOLDURABİLİRİZ DİYE GAYRET ETMİŞLER

Yanlış planlamaların ve yanlış bir görüşün hakim olduğunun altını çizen Yılmaz, sözlerine şu şekilde devam etti: “Nasıl meydan açabiliriz diye düşünülmesi gerekirken, yöneticiler boş bulunan alanları nasıl doldurabiliriz diye gayret etmişler. Mesela bunlardan bir tanesi; Bolu'nun önemli yerlerinden birine Kadın Doğum Hastanesi’ni yapmışız. Hemen onun yanına Orman Müdürlüğü'nü yapmışız. Ben orayı satın alabilmek için çok uzun süre uğraştım. O günün şartları altında bana orayı verselerdi orayı yıkıp, park yapacaktım. Yani bir belediyeci, bir şehir idarecisi varsa, orayı bir boşaltmak ve orasını insanların nefes alabileceği bir alan haline dönüştüreceği yerde, biz nerde boş alan, nerde güzel bir alan bulduysak bina ile doldurmuşuz. İşte Kültür Sitesi'ndeki bina. Atatürk Lisesi'nin orada bulunan binalar. Bolu'nun seyirlik ya da tarihi yapı olarak olan yerlerini binalarla doldurmuşuz. Tabi bütün bunlar eski zamanda yapılmış.”

İDARECİLER TİCARİ KAYGILARDAN ÖTE, ŞEHRİN GELECEĞİ İLE İLGİLİ KAYGILAR TAŞIMALILAR

Şehrin idarecilerinin öncelikli olarak düşünmesi gerektiği çalışma alanlarını işaret eden Yılmaz açıklamasının devamında, “Şu anda her boş bulduğumuz yere bina yapmakla meşgulüz. Yapacağımız binalarda ticari kaygı güdüyoruz. İdareciler ticari kaygılardan öte şehrin geleceği ile ilgili kaygılar taşımalılar. Bolu'ya bu güne kadar şehircilik ve belediyecilik açısından hizmet etmiş tek adam vardır. O da Gürzap Yılmaz'dır. Tomruk deposu olan bir yeri orman haline dönüştürerek, şuan şehrin göbeğinde bize 110 dönümlük bir orman hediye etmiştir. Bolu'da ikinci bir şehircilik açısından Bolu'ya hizmet adam gelmemiş. Üstelikte bu adam Bolulu değil” dedi.

BOLU'NUN ESKİ TARİHİ DOKUSUNU YOK ETMİŞLER

Yapılan yanlış planlamaların, şehrin dokusunu mahvettiğini söyleyen Yılmaz, “Bolulu olan idareciler ise Bolu'yu mahvetmek için neler yapmışlar. Bolu'nun eski tarihi dokusunu yok etmişler. Mesela şu anda tartışması olan Kızılay Meydanı'nda Sanat Okulu vardı. 3 katlı bir taş binaydı orası. Oralar şuan turistlerin Bolu içersinde gezip görebileceği binalar olabilirdi. Bunları yıkmışız. Aynı şekilde Halk Fırkası'nın olduğu bina, Fırka Tepesi dediğimiz şuan Kültür Sitesi dediğimiz alanın olduğu bina. Bütün bunları yok etmişiz. Bütün bu binalar 25'li 30'lu yıllarda yapılmış. O binaları yok etmişiz yerine ucubeler koymuşuz. Bütün bunların hepsini şehrin idarecileri yapmış” diye açıklamasına devam etti.

BİNAYI HER ZAMAN HERKES YAPABİLİR

Şehre yeni sosyal alanlar kazandırılması gerektiğini belirten Yılmaz, “Onun için şehir idarecilerinden bir Belediye Başkanı olarak beklediğim, şehre yeni ucubeler katmamaları. Mümkün mertebe kamuya ait alanlar varsa, o alanları boş bırakmaları. Çünkü binayı her zaman herkes yapabilir. Sizden sonra gelen insanlar daha güzelini, daha görkemlisini yapabilir. Ama boş olanı kimse yapamaz. Mevcut boşları doldurmak kolaydır. Ama yeni bir boş alan üretmek imkânsızdır. Bolu'nun siyasileri, Bolu'nun düşünürleri Bolu'ya bir şey yapacakları zaman, bu muhakeme ile bakmalarını ben Belediye Başkanı olarak isterim. Önüne gelen boş alana bina yapılabilir. Bu işi yapmak için çok zeki çok akıllı olmak gerekmiyor” dedi.

BOLU’NUN NEFES ALABİLECEĞİ ALANLARI ARTTIRMAK VE DOĞRU PLANLAMALAR YAPMAK İÇİN UĞRAŞIYORUZ

Yılmaz açıklamasının sonunda, İzzet Baysal Caddesi dışında yeni bir cazibe merkezi üzerine çalıştıklarını söyleyerek şunları söyledi: “Bolu'nun cazibe merkezini İzzet Baysal Caddesi'nin dışına çıkartmak için çok fazla yerimiz var bizim. Yani en azından bir tanesi üzerine çalışıyoruz şuan. Bizim eski Zabıta Müdürlüğü'nün olduğu bölgede yürüttüğümüz bir çalışma var. Üstelik de 2–3 bin metrekare değil. Dünya'nın gittiği yöne iyi bakmak lazım. Dünya'da ciddi anlamda alışveriş merkezi olabilecek yerler, mümkün mertebe problemlerini ulaşım açısından çözmüş yerler var. Park problemleri yok. Yapılan alışveriş merkezlerinin yanına aynı büyüklükte bir bina daha yaparak, bu tür sorunların önüne geçiyorlar. İlerleyen dönemde, bizim de arzu ettiğimiz Bolu'nun kendi kimliğine, şehircilik anlayışına yakışır işler yapmak. Bolu'nun nefes alabileceği alanları arttırmak ve doğru planlamalar yapmak için uğraşıyoruz.”