Dün 12. seminer organizasyonunu düzenleyen kurum personeli Orman Mühendisi İlhami Turan, “Anadolu'da nesli tükenen ve tükenmekte olan bazı hayvan türleri” konulu semineri sunarak, bu konuyla ilgili yaptığı çalışmaları ve bilgi birikimini katılımcılarla paylaştı. Batı Karadeniz Ormancılık Araştırma Müdürlüğü bünyesinde 12.'si düzenlenen seminerin açılış konuşmasını, kurum müdürü Sayın Zehra Özpay Palazoğlu yaptı. Ardından kürsüye konuşmasını yapmak üzere davet edilen Vali Yardımcısı Cemal Yıldızer, “Anadolu; coğrafik konumu, topoğrafik özellikleri, iklimi üzerinde yaşamış ve yaşamakta olan medeniyetleri ile birçok türün anavatanı ve canlılara yuva olmuştur. Zengin biyolojik çeşitliliği ile salt bir kara parçası olarak düşünülemeyecek kadar önemli bir coğrafyadır. Ne yazık ki, ekolojik değişimler, küresel ısınma, zirai ilaçlar, çevre kirliliği, bilinçsiz avlanma, barajlar, erozyon, doğal yaşam alanlarının tahrip edilmesi, sulak alanların kurutulması gibi faktörlerden dolayı bazı hayvan türleri artık Anadolu'da yaşamıyorlar. Kaplanlar, filler, çitalar, yaban eşekleri gibi… Ancak; ne teknolojik gelişmeler ne de ekonomik kaygılar doğal değerlerimizi, aynı zamanda kültürümüzü kaybetmemize neden olmamalıdır. Çünkü kaybolanları geri getirmek mümkün değildir. Onlar tarihte bir yaprak olmaktadır. Topraklarımızdaki canlıları tanımak, bilmek, sahip çıkmak ve onları korumak görevimizdir” dedi.

GÜZEL BİR GELECEK İÇİN, GÜZELLİKLERİMİZİ, DOĞAL DEĞERLERİMİZİ KORUYALIM

Vali Yardımcısı Sayın Cemal Yıldızer'in konuşmasının ardından başlayan seminer, karşılıklı sorucevap ve örneklemelerle devam etti. Orman Mühendisi İlhami Turan'dan Anadolu'yu ve özellikle ilimizi ilgilendiren birkaç tür hakkında edindiğimiz bilgilerin önemini vurgulayarak şöyle konuştu: “Şimdiye kadar tükenmiş olan türlerimiz için artık yapabilecek bir şeyimiz yoktur. Ancak 'Bir musibet bin nasihatten evladır' atasözünü kulağımıza küpe edersek, bundan sonra benzer kayıplar yaşamayabiliriz. Anadolu'da halen yaşamakta olan omurgalı hayvan türlerimizden 23'ü 'kırmızı listededir' ve bunlardan bazıları ülkemiz için sadece Anadolu'ya özgü özellikler taşıması nedeniyle ayrıca önem taşımaktadır. Örneğin 'Huş Tavuğu (sadece ülkemizde), Kelaynak, Mezgeldek, Su Samuru, Anadolu Parsı, Toy, Dorcas Ceylanı' türlerinden kimi sadece Anadolu'da yaşıyor kimi ise genellikle Anadolu'da yaşamaktadır. Ayrıca ülkemizin de imza atmış olduğu 'Bern Sözleşmesi' ile koruma altına alınan su samurlarının parmakla sayılacak kadar az olan yaşam alanlarından biri de Bolu ilinde Abant Tabiat Parkı ve çevre akarsularda bulunmaktadır. Anadolu Parsı'nın son görüldüğü yerlerden biri ise BoluKıbrıscık ilçesidir. Sözün özü, bir toplum değerleri ile yaşar. Bu değerler içerisinde doğal varlıklar önemli bir yer tutar. Güzel bir gelecek için, güzelliklerimizi, doğal değerlerimizi koruyalım.”