Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti’ne mensup gazeteciler, Ergenekon operasyonları çerçevesinde meslektaşlarının tutuklanmasını protesto ettiler. Ağızlarını siyah bantlarla kapatan ve ‘Gazeteciler susturulamaz’ dövizleri taşıyan basın emekçileri, yoğun kar yağışı altında tutuklamaları kınadı.
Cezaevlerinde tutuklu 61 gazetecinin serbest bırakılması, 2 bin gazeteci hakkında sürdürülen yargılamalara ve 4 bin gazeteci hakkında sürdürülen soruşturmalara karşı Türkiye genelinde başlatılan gazeteci eylemlerinin bir örneği de dün Bolu’da yaşandı. Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti önderliğinde gerçekleşen eyleme çok sayıda siyasi parti, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve üyeleri de destek verdi.
CHP İl Başkanı Mehmet Karakaşoğlu ve partililerin destek verdiği protesto eylemine ayrıca, MHP İl ve İlçe yönetimleri, HEPAR, İşçi Partisi, Demokrat Parti yöneticileri katıldı. Sivil toplum örgütlerinden de yoğun katılımın olduğu gözlenen eyleme Atatürkçü Düşünce Derneği, Cumhuriyet Kadınları, Eğitim-Sen, Sağlık-Sen ve SES temsilcileri destek verdi.
“GAZETECİLER SUSTURULAMAZ”
Yoğun kar yağışı altında İzzet Baysal Caddesi üzerinde bulunan Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti önünde toplanan gazeteciler ve çok sayıdaki eylem destekçisi ellerindeki dövizlerle kar yağışı altında bankalar meydanına geçti. Ellerinde Türk bayrakları ve "Demokrasi için basına özgürlük", "Özgür basın herkese lazım", "Yıpranıyoruz", "Gazeteciler susturulamaz", "Bugün Ahmet, Nedim yarın kim", "Baskılar nereye gider", "4 bin gazeteci susturuluyor" yazılı pankartlar taşıyan yaklaşık 60 gazeteci, Ergenekon operasyonları kapsamında gazetecilerin tutuklanmasını kınayan bir basın açıklaması yaptı.
“ÖZGÜR BASIN İHTİYACI UNUTULMAMALI”
Cemiyet üyeleri adına basın açıklaması yapan Köroğlu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Hüseyin Aykan, Türkiye’nin kaygı verici bir süreçten geçtiğini söyledi. Aykan, "Gazeteciler takip edilmekte, telefonlarını dinlenmekte. Gece yarısı evleri basılmakta ve gözaltına alınmaktadır. Meslektaşlarımıza yönelik bu baskılar hukuk, demokrasi ve bağımsız yargı bahanesiyle uygulanmaktadır. Bir gazetecinin görevini yaptığı için gözaltına alınması çağdaş hukuk düzenindeki demokratik ülkelerde görülmemektedir. Her eleştiriyi, her aykırı sesi susturmak isteyenler yarın özgür basına ihtiyaç duyacaklarını unutmamalıdır" dedi.
“TÜM TEHDİTLERE RAĞMEN GÖREVİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Aykan, Türkiye'nin 12 Haziran tarihinde genel seçime gittiğini hatırlatarak, şunları söyledi: “Bir yandan hükümet gazeteciler üzerinden baskı kurmaya çalışıyor. Gazeteciler tutuklanıyor. İnternet siteleri basılıyor, telefonlar dinleniyor. Silivri'ye giden gidene. Polis, henüz basılmamış kitaplara dahi el koyuyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, Avrupa Birliği'nin konuyla ilgili organları hükümeti uyarıyor. Cumhurbaşkanı dahi süreci kaygıyla izlediğini ifade ediyor. Basın emekçilerinin, gazetecilerini önüne konulan engellere, baskı politikalarına karşı gazeteciler halkın haber alma özgürlüğüne yönelik bu tehditlere aldırmadan görevlerini yerine getireceklerdir. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın"
Gazeteciler ve eylem destekçileri alkış protestosuyla eylemlerini sonlandırdı.