Haber: Mehmet Korkusuz

Ercoşkun, 2009 yılından bu yana sürdürdüğü çalışmalar sonrasında oluşturduğu sürpriz ekonomi paketinin ilk bölümünü dün Bolu Gündem Gazetesi aracılığıyla kamuoyuna ilk kez duyurmuştu. Bolu'daki işsizliği yok etmek için oluşturduğu projelerinin sanayi sektörüne ilişkin bölümünü dünkü demecinde dile getiren Ercoşkun'un açıklamaları kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bugün yayınladığımız 2'inci bölümde Ercoşkun Bolu'daki işsizliğe karşı oluşturduğu turizm ve tarım sektörlerine ilişkin projelerini anlattı. 
İşsizliğe yönelik oluşturdukları projelerden birinin de turizm başlığı altında olduğunu ifade eden Ercoşkun, Bolu'nun deniz turizmi dışındaki tüm turizm çeşitlerinde avantaja sahip bir il olduğunu belirtti. Ercoşkun turizm konusundaki çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi: “Mudurnu'ya bağlı Sarot Kaplıca Tesisleri bu ay devreye girmek üzere. Önümüzdeki günlerde açılışı yapılacak. Mudurnu Babas Kaplıcası'ndaki problemleri çözüp, açmaya çalışıyoruz. Karacasu zaten turizmde önemli bir cazibe merkezi. Karacasu'da İzzet Baysal Vakfı'nın yapmış olduğu Fizik Tedavi Hastanesi dışında bir büyük Fizik Tedavi Hastanesi daha yapılma düşüncesiyle Sağlık Bakanlığı tarafından yatırım programı içerisinde. Özel İdare'ye ait olan ve ihalesi iptal olan yerlerin yeniden ihale edilmesi, küçük kaplıca alanının komple revize edilerek modern ve çok daha büyük kapasiteli kadın ve erkeklere ayrı ayrı aynı anda hizmet edecek pozisyona getirilmesi projemiz var. O bölgede zaten şu anda Türkiye'nin en büyük SPA merkezi olan bir otel açılış yapıldı. Karacasu olarak termal turizm anlamında ciddi bir potansiyelimiz var” ifadelerini kullandı.

“SPOR TURİZMİNDE DE İDDİALI BİR İL OLABİLİRİZ“
Bolu'nun özellikle spor turizmi konusunda da potansiyele sahip olduğunu dile getiren Ercoşkun, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Şubat ayında Antalya'daki ortam yazın Bolu'da sağlanabilir. Bolu'nun iklim şartlarının avantajı sayesinde Kartalkaya'dan Aladağ'a kadar yapılacak tesislerle spor turizmini geliştirebiliriz. Seben Taşlıyayla Göleti'nde su sporları oluşturulabilir. Bu gölün etrafı tamamen bir turizm alanı olarak değerlendirilebilir. Bununla alakalı Turizm Bakanlığı'yla görüşmelerimiz devam ediyor.”

“YILIN 12 AYINDA FAALİYET GÖSTEREBİLECEK ADIMLARIMIZI ATABİLİRİZ”
Turizm konusunda ilçelerdeki potansiyeller hakkında ise Ercoşkun şunları söyledi: “Akşemseddin Hazretleri'nin türbesinin bulunduğu Göynük'te ciddi bir inanç turizmi potansiyelimiz var. Gastronomi noktasında Mengen dünya çapında bir markamız. Doğa turizmi, yayla turizmi ve traking gibi doğa turizminin alt başlıklarını Bolu'da potansiyele geçirebiliriz. Bu noktada da Ankara ve İstanbul arasındaki avantajımızı kullanabiliriz. Ankara ve İstanbul'u Bolu'da buluşturabilecek kongre turizmi de dahil olmak üzere, turizmde yılın 12 ayında faaliyet gösterebilecek adımlarımızı atabiliriz.”

“15 BİNİN ÜZERİNDE İNSANA YÜKSEK GELİRLİ İŞ İMKANI SAĞLAMAK ÜZERE ADIMLARIMIZI ATIYORUZ”
Turizm konusundaki açıklamalarının son bölümünde Abant'a değinen Ercoşkun, “Abant'ın göl etrafındaki doğal yapısına zarar vermeyecek büyük kapasiteli otellere ihtiyaç var. Abant'la ilgili idari mahkemedeki konuların hemen çözülüp, Abant'la ilgili atılan adımların tamamlanması ve bununla beraberde Turizm Bakanlığı'nın kontrolünde doğaya hiçbir şekilde zarar vermeden en az 1500 yataklı bir ya da birkaç tane otel yapılması Abant'tın beklediğimiz potansiyele ulaşmasını sağlayacak. Sonuçta her bir yatak bir personelle eşdeğer. Dolayısıyla şu an 6 bin civarında olan yatak kapasitemizi 25 bine çıkartarak 15 binin üzerinde insana yüksek gelirli iş imkanı sağlamak üzere adımlarımızı atıyoruz” diye konuştu.

TARIMSAL İSTİHDAM HEDEFİ 10 BİN
İşsizliği yok etmeye yönelik 3'üncü önemli mücadele noktasının tarım sektörü olduğunu ifade eden Ercoşkun, tarımdaki hedeflerini anlattı. Ercoşkun, “Göynük Gökçesaray Bölgesi başta olmak üzere Göynük Ekinciler ve Taşlıyayla Göleti'yle bütün Seben Ovası, Kıbrıscık Alan Bölgesi'nde temeli atılan Alan Barajı ve Dörtdivan'daki Tekke Barajı ile sulanabilir geniş tarım arazilerinin nitelikli tarıma açılarak yüksek gelir edebilecek tarımın oluşturulmasını amaçlıyoruz. Öte yandan Seben Pavlu'da sıcak su sondajı ile seracılığı desteklemeyi hedefliyoruz. Merkezde de sulama kanallarının kapalı sisteme alınmasının müjdesini geçtiğimiz aylarda Bakanımız vermişti. 120 milyonluk yatırım bedeliyle merkezde de bu sulama mekânları en son sisteme dönüştürülecek. Dolayısıyla bütün bunlarla beraber tarımsal istihdamda da en az 10 bin kişinin istihdam edilmesi sağlanacak” şeklinde konuştu.

ERCOŞKUN MÜSİAD ÜYESİ İŞADAMLARI İLE GÖRÜŞTÜ
Bolu'da yatırıma dönük sermaye birikiminin ve ortaklık kültürünün çok fazla olmadığını söyleyen Ercoşkun, bankalarda ciddi manada mevduat olduğunu ama bu mevduatın istihdama, yatırıma yönlendirilemediğini belirtti. Ercoşkun, “Bolu olarak gerek ulusal, gerekse de uluslar arası yatırımcıya açılmamız lazım. Bu anlamda üniversite yıllarında bir yıl Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) da çalışan, yani MÜSİAD'ın kuruluş yıllarında görev yapan ve 12 yıldan beri MÜSİAD üyesi olan bir kardeşiniz olarak, MÜSİAD üyeliği sayesinde her türlü iş çevresiyle irtibatta bulunan kardeşiniz olarak MÜSİAD'ın bugüne kadar ki tüm başkanlarıyla gerekli görüşmelerimi tamamladım. Yerelde Belediye Başkanımız başta olmak üzere, Valimiz ve İl Genel Meclisi ile görüşmelerimizi yapıyoruz. Ve sonuçta Bolu olarak tüm bu zenginliklerimizi KOSGEB, MARKA ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'yla pişirerek bütün bu yatırım alanlarını yatırımcıya sunmayı hedefliyoruz. MÜSİAD kurucu Başkanımız Erol Yarar başta olmak üzere, ondan sonra gelen Ali Bayramoğlu, Ömer Bolat ve Ömer Cihat Vardar ile mutabakatlarımızı tamamladık” diye konuştu. 
MÜSİAD ÜYESİ İŞADAMLARI PROJELERİ DEĞERLENDİRMEK ÜZERE BOLUYA GELECEK
Ercoşkun açıklamalarında ilerleyen dönemde MÜSİAD üyelerini Bolu'ya davet edeceğini ve MÜSİAD üyesi işadamlarıyla 3 sektöre ilişkin projelerini masaya yatıracaklarını kaydeden Ercoşkun, şunları söyledi: “Bolu'da tüm MÜSİAD üyelerini davet edeceğimiz ve bu yatırım olanaklarını paylaşacağımız bir toplantı için sözleştik. İnşallah seçimden sonraki en uygun dönemde MÜSİAD üyesi işadamlarıyla Bolu'da bir araya geleceğiz. Biz amacımızı Ankara ve İstanbul'u Bolu'da buluşturmak olarak açıklamıştık. Bunu Türkiye içinden ve uluslar arası iş dünyasını Bolu'da buluşturmak hedefiyle yola çıkıyoruz. MÜSİAD üyesi Gezer firması bu konuda ilk adımı attı ve Bolu'daki tesisinin temellerini attı. Dolayısıyla Gezer bu anlamda bir örnektir. Gezer firması Bolu'da ilk aşamada 300 kişilik bir istihdam sağlayacak ve ardından bu rakamı 800'e kadar çıkaracak.”

“BİLİŞİM SEKTÖRÜNÜN DEVLERİ BOLU'YA GELECEK”
Açıklamalarının son bölümünde Ercoşkun, dünkü demecinde açıkladığı çağrı merkezi projesinin Bolu'da hayata geçmesi için bilişim sektörünün dev markalarının yöneticileri ile gerçekleştirdiği temaslar hakkında bilgiler verdi. Ercoşkun, “İnşallah çağrı merkezi projesi konusunda Microsoft'un Türkiye Sorumlusu ile INTEL'in Kuzey Afrika ve Orta Doğu Bölge Müdürü ile CASPER'ın üst düzey yöneticileri ve ortaklarıyla yapmış olduğumuz birçok görüşme var. Bu konuda sadece MÜSİAD'la kalmamak kaydıyla, yani MÜSİAD dışında özellikle teknoloji anlamında kendi mesleğimin avantajlarını kullanarak bütün teknoloji firmalarını Bolu'da buluşturacak bir organizasyonu hazırlıyoruz. Bu girişimler için en uygun zamanın yaz ayları olacağını düşünüyorum. Allah'ın izniyle istihdam konusundaki önceliklerimiz bunlar olacak” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.