Haber: Mehmet KORKUSUZ
Meclis'teki yemin krizi Ak Parti ile CHP arasında imzalanan mutabakat metni ile çözüldü. Aralarında Bolu Milletvekili Tanju Özcan'ında bulunduğu CHP Milletvekilleri Meclis'te Pazartesi günü yemin etti. Ak Parti İl Başkanı Ömer Sayın, MHP İl Başkanı Sabri Şatıroğlu, Emek Partisi İl Başkanı Sedat Bayram ve İşçi Partisi İl Başkanı Hakan Bakan günler süren krizi yorumladı. Siyasi partilerin il başkanlarının birbirinden çarpıcı açıklamalarının önemli ayrıntıları şöyle:
“CHP ATTIĞI YANLIŞ ADIMDAN DÖNDÜ”
Ak Parti İl Başkanı Ömer Sayın: CHP yemin etmemekle yanlış adım atmıştı. CHP Ergenekon tutuklularının savunmak için 12 milyon seçmeni yok saymış ve yemin etmemişti. Nihayetinde bu yanlıştan döndüler. İnşallah bu durumdan ülkemiz kazançlı çıkacak.
“CHP'NİN YEMİN ETMESİ SEVİNDİRİCİ BİR GELİŞMEDİR”
MHP İl Başkanı Sabri Şatıroğlu: CHP yemin ederek demokrasinin gereğini yerine getirmiştir. Yaşanan sorunların çözümü için Meclis'te görüşülmeli, tartışılmalı ve bir yol haritası çizilmesi gerekir. Kendi iç meseleleri ama Cumhuriyet Halk Partisi'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde çalışmalara başlayarak, ülkeye ve milletimize hayırlı kararlar alacağına inanıyoruz. Bu vesileyle de elbette ki Meclis'te yemin edip çalışmalara katkıda bulunması güzel bir gelişme. Yaşanan yemin krizi pek çok CHP seçmenini de olumsuz etkiledi. Bu krizin parti açısından getireceği artıları ya da eksileri elbette ki kendileri hesaplayacaktır. Ama bundan sonra Meclis'te bulunmaları, Meclis'e katkı yapacak olmaları elbette ki sevindiricidir.
“CHP YEMİN EDEREK AKP'NİN KOLTUK DEĞNEĞİ OLDU”
Emek Partisi İl Başkanı Sedat Bayram: Bu meseleye yemin krizi olarak değil, demokrasi krizi olarak bakıyoruz. Yüzde 10 barajını aşıp bin bir emekle gelen bağımsız adaylar engellemelere, baskılara, zorlamalara rağmen oraya ulaşmışlardır ve halka da şöyle bir taahhütte bulunmuşlardır. Biz bir eksikle bile Meclis'e gitmeyiz demişlerdir. CHP'nin deklarasyonu burada tatminkar olmuştur. Hükümet partisi olarak, çoğunluk partisi olarak halka taahhüt ettiği yeni bir anayasa ve anayasa da nelerin yer alacağını, gerçekten bağımsız ve demokratik bir ülkenin nasıl oluşacağını, Kürt sorununun demokratik halkçı bir yöntemle nasıl sonuçlandırılacağı ile ilgili bir gelişme yok. AKP sadece esip savuruyor. Herkesi küçümseyen, Anadolu'daki ağa tabirinin tam oturduğu davranışlar sergiliyor. Kontrgerilla soruşturmalarının genişleyerek bütün faili meçhulleri ortaya çıkarılacağı bir protokol gerekli. Yeni Anayasa için bunlar zorunludur. Seçim yasaları bugünkü karmaşayı yaratan temel nedenlerdir. Seçilmişlerin cezaevlerinde tutulması gerçekten hukuk devletinde, demokratik bir ülkede görülmemiş bir şeydir. MHP, AKP'nin koltuk değneği durumundaydı. CHP'de yemin ederek buna katılmış oldu.
YAZIK OLDU CHP'YE, 'TIPIŞ TIPIŞ GİTTİLER' VE 'TÜKÜRDÜKLERİNİ YALADILAR'
İşçi Parti İl Başkanı Hakan Bakan: CHP'nin tavrını ve direnişini her ne kadar Balbay ve Haberal'la sınırlı tutsa da, yine de destekledik. Yapılması gereken direnişi bu iki kişiyle sınırlı tutmamak ve Ergenekon tertibiyle yıllardır tutsak (tutuklu) bulunan tüm yurtseverler içinde aynı tavrı göstermekti. Fakat bu kadarını bile yapamadılar. Ortada hiçbir somut gelişme yokken, tetikçi basının manşetindeki gibi 'Tıpış tıpış' gittiler ve Tayyip Erdoğan'ın dediği gibi 'Tükürdüklerini yaladılar.'
“CHP VE MHP MECLİS'TE DEMOKRASİ TİYATROSUNUN DEKORU OLMAKTAN ÖTEYE GİDEMEZLER”
CHP'nin düşürüldüğü durum üzüntü vericidir. Kılıçdaroğlu, referandum öncesi güya Ergenekon tutsaklarına destek için 'Ergenekon örgütü neredeyse söyleyin de gidip üye olayım' demişti. Fakat birileri ağzına biber sürmüş olacak ki, bir daha Ergenekon lafını ağzına alamadı. Yani şimdi olduğu gibi o zamanda çark etmişti. BDP'liler kadar bile olamadılar. CHP'nin eski Genel Başkanı İsmet İnönü'nün o ünlü sözüne (Bir ülkede namuslular da en az namussuzlar kadar cesur ve dirençli olmadığı müddetçe o ülke bitmiştir) bugünlerde sıkça anımsamalarını tavsiye ediyoruz. MHP ile birlikte 'cici muhalefet' yapmaları CHP'ye ve ülkeye hiçbir şey kazandırmaz ve Meclis'te demokrasi tiyatrosunun dekoru olmaktan öteye gidemezler.