Hastanın ifade ettiği göz rahatsızlığı herhangi bir sistemik hastalığın işareti olabilir mi? Genel bir göz muayenesi ve dikkatli bir gözlem ile mevcut başka bir hastalığı tanıyabilir ve erken dönemde tedavisini ve takibini sağlayabiliriz. Bazı genetik hastalıklar, kalp hastalıkları bebeklik döneminde göz bulgularıyla ortaya çıkabilir, tanı ve takibinde göz muayenesi büyük önem taşır. Bu nedenle her yaş grubunda periyodik göz muayenesi yapılmalı ve gözden gelen sinyaller çok dikkatli analiz edilmelidir.
Nedir gözdeki uyarıcı sinyaller?
* Gözlerde kızarıklık Tedavi ile iyileşmeyen kızarıklık alllerjiden enfeksiyona kadar tedavi edilebilen önemsiz bir rahatsızlık olabileceği gibi ciddi bir göz problemine (Romatizmal hastalıklar, mide-barsak hastalıkları vb.) de bağlı olabilir. Kızarıklık dışında başka bir semptom yoksa bile olağandışı bir kızarıklık devam ediyorsa doktorunuz tarafından görülmelidir.
* Gözde veya çevresinde ağrı ve rahatsızlık hissi. Zaman zaman gözlerimizde ağrı hissetmemiz normaldir. Yoğun çalışma dönemlerinden sonra, uzun süre bilgisayar kullanıldığında gözlerde geçici ağrı ve yanma oluşabilir. Ağrı ve rahatsızlık hissi uzun sürer ve kızarıklık, görme bulanıklığı gibi başka sıkıntılar eşlik ederse bu bir tehlike sinyalidir, dikkate alınmalıdır.
* Görme bozukluğu: Görme bozukluğu birçok şekilde olabilir. Uzağı ve/veya yakını bulanık görme sıklıkla gözlükle düzeltilebilen bir görme bozukluğudur. Ancak gözlerin birinde veya ikisinde bulanık görme, geçici ani görme kayıpları, görmede değişiklikler, çarpık görme ve çift görme çok önemli hastalıkların uyarıcı işaretleri olabilir. Şeker hastalığı(Diabet), görme bozukluklarının en sık nedenini oluşturur. İlerlemiş durumlarda her iki gözün hem görme yeteneği hem de gözün hareketleri olumsuz etkilenebilir. Yüksek tansiyona (hipertansiyon) bağlı görme bozuklukları göz damarlarındaki tıkanmalara ve kanamalara bağlı olarak yüksek tansiyon krizlerinde görülebilir. Gözlerin birinde veya ikisinde görülen geçici görme bulanıkları atakları ve ani görme kaybı , inmenin en önemli uyarıcı işaretleri olarak kabul edilir.Inme terimi, beyin kan dolaşımındaki bozuklukla ilişkili birkaç hastalığı tarif etmek için kullanılır. Nedeni, bir beyin atardamarının tıkanmasına bağlı olarak yetersiz kan gelmesi (iskemik inme)ya da atardamarlardan birinin yırtılmasıyla ortaya çıkan beyin kanaması olabilir. Çoğu vakada önceden uyarıcı bir işaret ortaya çıkmaz. Ancak bazen başağrısı, felç, ani güçsüzlük ve çift görme ya da görme kaybı uyarıcı olabilir. Bununla birlikte iskemik inmede, geçici iskemik ataklar denilen dönemler görülebilir. Birkaç saniye ya da dakika süren bu ataklar çoğu kez atardamarların içinde yağ tabakalarının oluşmasıyla gelişen ateroskleroz hastalığıyla ilişkili olabilir.
Yüksek tansiyon, bazı kalp hastalıkları, şeker hastalığı, sigara kullanımı ve ileri yaş inme ve geçici iskemik ataklara neden olabilir. Inme çoğu kez 60-80 yaşları arasında görülür ve bu dönemdeki başlıca ölüm nedenidir.
Görme alanında bozulma ( etrafı görememek) gözde veya beyinde önemli bir hastalığa bağlı özellikle kötü bir sinyaldir. Baktığımız bölgeyi görüp, etrafını göremiyorsak, bu sıkıntı gözden kaynaklanan bir problem olabileceği gibi beyin kaynaklı önemli bir hastalık işaretçisi de olabilir. Çift Görme diğer bir kötü semptomdur. Herşeyi iki tane görmek gözlerin düzgün pozisyonda olmadığını ifade eder. Genellikle beyin tarafından gözlerin kontrol edilmesinde bir probleme bağlıdır. Şarhoşken olduğu gibi geçici olabilir. Kalıcı çift görme kötü bir belirtidir. Multiple skleroz (MS) nörolojik hastalıklar ve beyin tümörlerinde görme problemleri izlenebilir.
* Gözlerde kayma: Çocuklukta veya erişkinde sonradan bir gözün içe veya dışa doğru kayması beyinde gözlerin kontrolünün kaybolduğunu gösterir. Bu durum diabet, yüksek tansiyon ve beyin kaynaklı olarak oluşabilir.
* Gözlerde büyüme: Göz üzerinde veya kapaklar üzerinde şişlikler ve kitleler kanser, infeksiyon veya görmeyi bozan diğer anormal durumlara bağlı gelişebilir. Sık rastlanan ve ihmal edilmemesi gereken durum guatr (tiroid) hastalığında görülen gözlerde dışarı büyüme (ekzoftalmus) ve gözlerde korku ifadesi olarak adlandırılan göz kapaklarındaki açılmadır (PATLAK GÖZ ). Bazen gözdeki değişiklikler anormal tiroid faaliyetinin başlanmasından bir yıl veya daha fazla süre önce veya sonra başlayabilir. Tiroid eğer anormallik belirtileri göstermişse, doktor derhal göz değişikliklerini aramalıdır. Fakat eğer tiroid hiçbir belirti vermiyorsa doktorun gözdeki değişiklik nedeniyle Graves hastalığını düşünme ihtimali daha azdır. llk belirti çift görme,inatçı bir konjonktivit de olabilir ve miyasthenia gravis gibi bir nörolojik hastalık ilk akla gelen neden olabilir.
* Gözlerde akıntı: Gözdeki enfeksiyonlar veya alerjik durumlar gözde veya kapak kenarlarında yapışkan, iltihabi akıntıya yol açar. Bu akıntı kirpik diplerinde ve köşelerde kuruyunca sert kabuklar oluşur. Göz yüzeyi enfeksiyona dirençlidir. Ancak ince yüzeysel hücre tabakası sıyrıldı ise örneğin, katarakt lens takarken veya sertçe gözler ovuşturulduğunda, yüzeysel mikroplar hassas derin dokulara girebilir ve hızla çoğalır. O nedenle enfekte bir göz sağlıklı bir göze zarar vermeyen önemsiz sıyrıklardan bile zarar görebilir.
* Göz bebeği (Pupilla) Değişiklikleri: Normalde, pupilla ( göz bebeği) yuvarlak veya iki gözde eşit büyüklüktedir. Beyin tarafından kontrol edilen pupilla, bazı beyin hastalıklarında,kafa yaralanmalarında ve zehirlenmelerde etkilenebilir.
Ayrıca gözün kendisinin ciddi hastalıkları da pupilla değişikliğine yol açar. O nedenle pupillanın şeklinin bozulması veya iki göz arasında büyüklük farkı olması önemli bir tehlike sinyalidir.
Özetle, sistemik bir hastalığın tanınması, zamanında değerlendirilmesi ve tedavisi açısından genel ve kapsamlı bir göz muayenesi ihmal edilmemeli, gözden gelen sinyaller dikkate alınmalıdır.
GÖZ GÖRE GÖRE HASTALIKLARI DAVET ETMEYELİM!...