Bolu’da 12 Haziran 2011 genel seçimlerinin sonuçları irdelenmeden ve bu seçim başarısızlığının sebepleri kamuoyuyla paylaşılmadan bu seçim hesabı kapanmaz. Demokrasi kültürünün geliştiği ülkelerde sorumlular bu tür seçim sonuçlarının hesaplarını kendilerine oy veren seçmene verirler. Bütün mesele budur. Kurşunlulu Ali milletvekili oldu, bu hesabı kapattı. Çünkü tüm hesap zaten bunun üzerine kurulmuştur.
Birileri bunu diyebilir. Ama samimi Ak Partililer ve seçim sonuçları üzerinde hala kafa yoran yürekli insanların vicdanında bu hesap kapanmaz. Bu hesabı kapatmaya milletvekili de olsa Kurşunlulu Ali’nin gücü yetmez. Bu hesap mutlaka verilecektir. 2700 oyla milletvekilliği kaybedenler, bunu bir seçim başarısıymış gibi gösteremezler, gösteremeyeceklerdir. Kurşun askerlere sırtını dayayarak bu hesaptan kurtulacağını zanneden Kurşunlulu Ali yanıldığını görecektir. Önce kaybedilen seçimin hesabı verilecek, sonra hamasi nutuklar atılacaktır.
Biz Ak Partiliyiz. Biz Ak Parti’yi kökleri derinlerde olan bir ulu davanın yansıması olarak görenlerdeniz. Biz Ak Partiliyiz. Biz bu partiyi kendi çıkarları için kullanmayı zulbilenlerdeniz. Başka Ak Partili kardeşlerimizin de asla kendi çıkarları uğruna bu partiyi alet etmeyeceğine inananlardanız. Kurşunlulu Ali, kurşun askerlerine bizim için kurşun kadar ağır bir yazı kaleme aldırmış yazıda diyor ki “Ancak her şeye rağmen bir gün, hesap verme günü olacaksa o gün hazır ve nazır olarak orada bulunacağımızın da bilinmesini isteriz. Herkes bilmeli ki bizler hesabı kendi çıkarları uğruna hareket edenleri değil üzerimizde hakkı olan halkımıza vereceğiz.”
Bu yazıyı kaleme alan kurşun askerlerin kimler olduğunu usluplarından çok iyi biliyorum. Onlara sesleniyorum benim böyle bir yazıyı kaleme almamdan nasıl bir çıkarım var? Bunu açıklayın. Yanlış işlerimiz varsa düzeltelim. Yoksa acilen şahsımdan özür dileyin. Özellikle sen Bolulu olmayan dava arkadaşım. Sen özür dile. Fakat size bu tekzibi yazdıranların yanlış işlerini de aynı hassasiyetle takip edin. Edebilir misiniz? Elbette hayır. Çünkü kurşun askerler bunu yapamazlar. Fakat bilin ki böyle bir yanlış olursa onu da burada yazacak olan şahsımdan başkası olmayacaktır. ( Sizin gibi peşinen, kendi çıkarı uğruna hareket ediyor demiyorum. Allah’tan korkuyor diyemiyorum. Çünkü iftira büyük günah olursa diyorum.)
Burada açık ve kesin olarak şunun bilinmesini istiyorum. Kurşunlulu Ali’yle şahsi hiçbir meselem yoktur. Siyaseten ters düşünceye kadar kendisiyle samimi bir dostluğumuz ve arkadaşlığımız olmuştur. Fakat zaman göstermiştir ki, bizim Kurşunlulu Ali’yle meselelere bakışımız çok farklıdır. Esasen bundan tabii bir şeyde yoktur. İnsanların fıtratları ayrıdır. Fakat söz konusu dava ise işte orada söyleyecek sözümüz vardır. Kurşunlulu Ali hırsıyla, ihtirasıyla ve kabul edelim ki üstün manevra kabiliyetiyle milletvekili olmuş ve fakat Bolu’ya bir milletvekilliği kaybettirmiştir.
Şimdi Ali milletvekili oldu diye onun safında bir kurşun asker olarak yer alan fakat söylediklerimin doğru olduğunu kendi vicdanlarında bilen dava arkadaşlarımın bu seviyeye düşmesi ve Ali’nin talimatıyla inanmadıkları bir yazıyı kaleme almaları doğrusu vicdanımı sızlattı.
“Ayrıca T.C kimlik numarası olmadan oy kullanmaya giderek, burada durumu bir şov haline dönüştüren bir köşe yazarı” tabiri doğrusu Hallac-ı Mansur’u aklıma getirdi. Demiş ya“düşmanın attığı taş değil, dostun attığı gül beni mahvetti” ne oldu beyler ne zaman kurşun asker haline geldiniz? Benim anlattığımdan yukarıdaki sonuç mu çıkar?
Makamlar geçici şahıslar kalıcıdır. Şu kısacık dünyada kimseye ram olmaya, inanmadığını söylemeye değmez. Benim dava arkadaşlarıma kurşun askerlik yakışmaz. Ama madem bu yazı Ak Parti il teşkilatından gelmiştir. Ferman büyük yerdendir. Aldık başımıza koyduk dostlar incinmesin diyede ayrıntıya girmedik. Fakat herkes bilsin ki kaybedilen milletvekilliğinin hesabı verilmeden kimse yerinde rahat oturamaz. Mahkeme kadıya mülk değil. Saygılarımla.