Günün Haberleri...
 
•  Haberler Ana Sayfa
 
•  Tüm Haberler
 
•  En Çok Okunan Haberler
 
•  En Çok Yorumlanan Haberler
 
•  Foto Galeri
 
•  Haber Arsivi
 
•  Haber Yolla

  NE VAKIFMIŞ AMA ... www.boluweb.com | Paylas
22.10.2012 09:45:44
NE VAKIFMIŞ AMA ...

 

Bolu Kalkınma Vakfının Olağanüstü toplantısında yaşanan usul tartışmaları, ilginç diyaloglar şu şekilde gerçekleşti.

 

Bolu Kalkınma ve Tanıtma Vakfı Ankara Şube Başkanı Özer Özcan: Yürürlükte olan bir yönetmeliğimiz var.

Bolu Vali Yardımcısı Ömer Eru: O zaman böyle bir toplantıyı yapmamız anlamsız. Niye yaptık bu toplantıyı?

Özer Özcan: Elbette yok. Onu bu toplantıyı isteyenlere sormak gerekiyor.

Ömer Eru: O zaman iki tane görüş var. Peki, o zaman onu okuyalım. Sonra da diğerini okur, yapılması gereken değişiklikleri oylarız.

Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz: Sayın Valim, şuan burası genel kurul öyle değil mi? Genel kurulda istenirse yönetmelik değiştirilebilir mi?

Ömer Eru: Değişiklik yapabilir.

Alaaddin Yılmaz: O zaman konuşmamızın bir anlamı yok. Başlayalım.

Avukat Ahmet Özcan: Sayın Valim, olağanüstü kongrede gündem maddesi değiştirmemiz mümkün değil. Ayrıca olağanüstü kongrede yönetmelik değişikliği yapmamız, hukuka aykırıdır.

Ömer Eru: Yeni yönetmeliği kabul edeceğiz o zaman.

Ahmet Özmen: Hayır, bu gündemde yok. Olağanüstü kongrede gündem maddesini değiştiremezsiniz. Yarın herhangi bir dava açıldığında hoş bir tablo olmaz.

Alaaddin Yılmaz: Ne olur? Dava açarsınız.

CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan: Mesele şu Sayın Valim yeni bir yönetmelik yapılması ile mevcut yönetmeliğin değiştirilmesi iki farklı konu. Arkadaşlarımızın söylediği ki doğru da söylüyorlar. Burada ortada belli bir yönetmelik var. Siz bu yönetmeliğin üstüne başka bir yönetmelik kabul edemezsiniz. Ancak o yönetmeliği değiştirebilirsiniz.

Alaaddin Yılmaz: Sayın Valim, oylayın mesele bitsin, tartışmanın anlamı yok.

Ömer Eru:   Şube çalışma yöntemi ve şube başkanının görevi hususunun görüşülmesi var.

Tanju Özcan: Usulsüzlük var.

Ömer Eru: Usulsüzlük nerede ben anlamıyorum.

Tanju Özcan: Olur mu efendim, siz gündem maddesini değiştiriyorsunuz.

Ömer Eru: Sayın milletvekilim, benim dediğim şu eski yönetmeliği okuyalım, yenisini de okuyalım. Eskisine eklenecek bir şey varsa ekleyelim.

Tanju Özcan: Gündemde böyle bir şey yok.

Alaaddin Yılmaz: Şu anda bu vakfın başkan yardımcısı olarak şunu söylüyorum. Vakfın elinde böyle bir yönetmelik yok. Birileri böyle bir yönetmelik var diyorsa o onları bağlar ama bizim elimizde böyle bir yönetmelik yoktur.

Tanju Özcan: Sayın Valim toplantıyı kim yönetiyor.

Ömer Eru : Ben yönetiyorum da. Bunları dilek temennilerde konuşalım.

Alaaddin Yılmaz :Siz oylayın yeni yönetmeliği kabul eden eder, etmeyen etmez.

Tanju Özcan : Biz sizi Genel Kurulu  hukuki olarak yönetmeye davet ediyoruz.

Ömer Eru :Bu yeni yönetmeliğe göre şube başkanının görevleri ve şubenin çalışma yöntemini yazılı hale getiren…

Tanju Özcan : Olmaz sayın valim.,

Ömer Eru : O zaman sonra itiraz edersiniz. Çalışma usullerini düzenleyen metni okutuyorum.

Ahmet Özcan :   Yapamazsınız Sayın Valim. Usul hakkında söz istiyorum.

Ömer Eru :   Okutuyorum.

Ahmet Özcan : Oldu bitti ile  olmaz bu iş.

Tanju Özcan : Yanlış yapıyorsunuz sayın valim. Böyle bir yönetmelik zaten var. Şube Başkanı açıklasın bizde öğrenelim.

Ömer Eru : Benim anladığım kadarıyla şube kurulmasına dair bir karar var, ama şubenin çalışma yöntemi ile ilgili bir şey yok. O nedenle arkadaşlar olağanüstü kongre talep etmişler. Biz şimdi sunulan yönetmeliği okuyacağız. Oylarınıza sunacağız. Kabul edilirse edilir. Onun dışında bir yönerge falan sunmuyoruz.

Tanju Özcan : Böyle bir şey olmaz, böyle bir hukuk yok. Sayın Valim siz buna alet olmayın.

 

Alaaddin Yılmaz:  Ben Vakfın  Başkan Vekiliyim. Haddinizi bilin”

Özer Özcan: Ben bu şekli doğru bulmuyorum. Derdimizi anlatalım.

Ömer Eru : Daha önce olup bitenleri ben bilmiyorum. Sizin vakfınızın içersinde olanları ben bilmiyorum. Ben Divan Başkanı olarak önüme ne geldiyse onu tarafsız olarak yönetmek istiyorum. Onun dışında sizin ideolojik tavrınız beni ilgilendirmiyor.

Özer Özcan :Hayır efendim burada ideolojik bir şey falan yok. Burada eski yönetim tarafından kabul edilen bir yönetmelik var.

Alaaddin Yılmaz : Yönetmelikler yönetimden geçmez, kongreden geçer.

Tanju Özcan :Dinlememizde ne mahsur var. Özer beyi bir dinleyelim.

Alaaddin Yılmaz : Lüzumsuz

Tanju Özcan : Nereden biliyorsun lüzumsuz olduğunu bir dinleyelim.

Ömer Eru : Önce bir metni okutalım.

Tanju Özcan : Sayın Valim burada Şube Başkanı bir usulsüzlük olduğunu söylüyor. Bu çok ciddi bir iddia…

Alaaddin Yılmaz : Usulsüzse mahkemeye gidin.

Bu sözlü tartışmaların yaşanmasından, atışmalardan sonra Eru protestolara karşın, önergeyi okutmaya karar verir.

Bolu CHP Milletvekili Tanju Özcan, Aleyhte söz alarak:

Tanju Özcan:  Burada konuşulan maalesef basit bir yönetmelik değişikliği değil. 6 Ekimde biz buraya nasıl davet edildik biliyor musunuz? Telefonla. Ondan öncede bize bir davetiye geldi. O davetiyenin üzerine bir not iliştirilmiş. Orada deniliyor ki 6 Ekim ama genellikle ilk oturumda çoğunluk sağlanamaz, siz 20 Ekimde gelin. Ondan sonra memleketin en önemli meselesi bu meseleymiş gibi valilikten arka arkaya telefonlar geliyor. Burada bir çoğunluk sağlanmaya çalışılıyor. Nihayetinde yeterli çoğunluk sağlanmıyor. Özellikle Sayın Vali tarafından çoğunluk sağlanması için çok büyük bir uğraş veriliyor. Ama sağlanamıyor. Bugün şöyle bir itiraz var. Ben bir hukukçu olarak da bu itirazı doğru buluyorum. Deniliyor ki zaten böyle bir yönetmelik var. Vakıflar Bölge Müdürlüğünün belgelerinden de çıkartılmış. Ama  evrakların düzenli ve doğru tutulmamasından dolayı bu yönetmelik Bolu merkezinde ki Vakıf yönetiminde yok. Ama ortada ciddi bir şey var. Olağanüstü toplantı var burada. Yani hangi gündem maddesi ile toplandıysa o madde tartışılır. Oraya çoğunluk kabul etse dahi hiçbir şey ekleyemezsiniz. Ankara Şube Başkanı elinde belgelerle bir şey anlatmak istiyor. Ama bizim dinlememiz engelleniyor. Sayın Valim hiç kusura bakmayın ben bunu size hiç yakıştıramadım. Son derece faşizan bir davranış sergileniyor. Burada meselenin özü şudur, Ankara’da yapılan Bolulular gününde Sayın Belediye Başkanının bir dakika ayakta kalmış olmasıdır. Bütün sebep bu. Bu şube başkanını değiştirelim. Yahu Şube Başkanı bizim ya da sizin bilmediğiniz bir adam değil. Kimin tarafından atandığı belli. Sayın Vali tarafından atanmıştır. Bugün şube başkanına yapılan haksızlıktır diyen ben dahil tüm arkadaşlarımızın bu atamada en ufak bir katkısı yok. Bizim atamadan sonra haberimiz oldu. İyi de çalışan birisidir. İlk kez Bolu Günleri düzenlenmiştir. Ama bir belediye başkanı orada bir dakika ayakta kaldı diye tüm bunlar yapılıyorsa çok ayıp. Arkadaş kimse kusura bakmasın, bir belediye başkanı mimarlar odası başkanı şu olacak, vakıf başkanı bu olacak diyemez. Şehrin belediye başkanı o şehrin diktatörü değildir. Belediye başkanı şehrin alt yapısı ile uğraşacak. Bu arkadaşımızın hangi siyasi partiye üye olduğu hiç umurumda değil. Eğer bir atama yapıldıysa bırakın eğer bir yolsuzluğu yok ise görevini yapsın. Belediye başkanı bir dakika ayakta kaldı diye  bunlar olacak şey mi?

Alaaddin Yılmaz: “ Oturduğu yerden , kürsüdeki konuşmacıya” Benimle ilgili bir probleminiz varsa benimle çözün. Burada konu farklı. Seviyeyi aşmayın, haddinizi de aşmayın, ben bu şehrin Belediye Başkanıyım. Yönetmeliği konuş orada.

Tanju Özcan : Burada benim muhatabım Belediye Başkanı değil, Sayın Validir.

Alaaddin Yılmaz : O zaman belediye başkanını konuşma orada.

Tanju Özcan : Bu şehrin kralı yok, Bu şehrin diktatörü yok. Varsa da ben tanımıyorum.

Alaaddin Yılmaz : Konuyla ilgili konuş

 Tanju Özcan : Valim müdahale edecek misiniz?

Alaaddin Yılmaz :  Şube ile ilgili konuyu söyle

Tanju Özcan : Siz müdahale etmeyin Alaaddin bey, sizinle konuşmuyorum.

Alaaddin Yılmaz : O zaman benimle neden uğraşıyorsun senin zavallılığın bu işte.

Tanju Özcan : Haddinizi bilin, benimle konuşurken de bu şehrin milletvekili ile konuştuğunu bilerek konuş.

Alaaddin Yılmaz : O zaman zavallılık yapma. Sen az önce beni buradan dışarıya atarken Belediye Başkanı ile konuştuğunun farkına varamayacak kadar çocukluk yapmasaydın

 Tanju Özcan : Sayın valim bunlara göz mü yumacaksınız? Bir hukuksuzluğa göz yumuyorsunuz. Başkan, size ayıracak 5 bin liram yok.”Zübük davalarını kastediyor” Ama bana o parayı buldurtmayın. Ben herkesten özür diliyorum. Belediye Başkanının seviyesine inerek cevap verdiğim için herkesten özür diliyorum. Sayın Vali Yardımcısının tutumunu da faşizanca bulduğumu açıkça ifade ediyorum. Bundan sonra ki aşamada da toplantının devamında bulunmayacağımı ifade ediyorum.

Ömer Eru:  Burada konumuz şube çalışma yöntemi ve şube başkanının görevleri konusu dışına çıkmayalım.

 

Bu tartışmaların ardından CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan toplantıyı terk eder.

Ankara Şube Başkanı Özer Özcan, kürsüye gelerek, şunları söyledi:

“Bu memlekette 7.5 yıl müsteşar yardımcılığı, 4 yıl diplomatlık yapmış birisi olarak burada nasıl konuşacağımı bildiğinizi umuyorum. Yapılmak istenen şey aslında Ankara Şubesinin yönetmeliğinin değiştirilmesi değil, şubemizin yönetimiyle birlikte tavsiye edilmesiyle ilgili bir çalışma. Bu nereden belli; 3 aydan bu yana bu isteğe tüm yönetim kurulu üyeleri hayır dediler. Ama son aşamada Sayın Belediye Başkanının Valimize –Ya o ya ben- teklifi ile karşı karşıya kaldık. Oysa hazırlanan yönetmelikte de, daha öncede var olduğunu belirttiğim bu yönetmelikte bizi görevden alabilirdi. Zaten hukukun genel prensiplerine göre nasıl atanmışsa aynı şekilde de görevden alınır. Beni göreve Bolu Kalkınma ve Tanıtma Vakfının yönetimi göreve getirdi ve benden yönetim oluşturmamı istedi. Bunu yaparken de rahmetli Cevat Alparslan Paşanın Sayın Belediye Başkanımız Alaaddin Bey, Ahmet Yamaner Bey ve Mustafa Namdar Bey yanıma geldiler. Sizin tarafsız bir şekilde bu vakfı yöneteceğinize inanıyoruz dediler. Vakıf gönül işiydi. Memleketi sevmek işiydi. Evet dedim. Ama hayatımın hatasını yapmışım. Görevimi yaparken asla politik davranmadım. Ben çalışma hayatımda Yaşar Okuyan, Murat Başeskioğlu gibi isimlerle çalıştım. Siyasetten çok çeşitli Bakan ile çalıştım. Ben siyasetimin nerede başlayıp nerede biteceğini çok iyi bilirim. Ben siyasi vesayet ile idari vesayete tesir etmek sureti ile Bolumuzun kendi özgür iradesi ile yönetilememesi noktasında mücadele veririz. Bu mücadele sırasında da omurgamız bükülmez. Amipler gibi menfaate doğru gitmem. Mücadelem bunun içindi. İstifa vermek benim için çok zor bir iş değildi. Son derece ekonomik zararlarıma neden olan vakıfta hiçbir zaman çıkar beklemedim. Yemin ederim, bunu yönetimde ki çalışma arkadaşlarımız da bilir. Benim bir siyasetim var ama yönetimimizde benim siyasetimden bir tane insan yok. Biz Ankara’da nasıl güçlü olabiliriz, orada ki 85 bin Boluluyu nasıl temsil ederiz onu düşündük. Orada siyaset yapılmadı. Ama benim hemşerim olan, önünden arkasından en ufak bir kötü kelime konuşmadığım Belediye Başkanım, yarın tayin olup gidecek Vali’ye beni siyaset yapmakla suçlayarak şikayet etti. Ya o gidecek ya ben dedi. Birde yalancıktan istifa etti. İstifası da kabul edilmedi. Bütün bunlara rağmen ben kavga etmek istemiyorum. Sebep de olmak istemiyorum. Ben memleketimi çok seviyorum. Belki bu toplantı güzel şeylere de vesile olabilir. Şimdi burada daha önce kabul edilmiş ve şuan da yürürlükte olan bir yönetmelik var. Bir de yeni önümüze sunulmuş, 2 yıl görev yapanları tasfiye etmekle süslenmiş bir yönetmelik var. Benim çok ihtiyacım yok. Bundan sonra görev yapmak da zul olur. Gelin bu vakfı siyasi vesayet altına sokmayalım. Benim görevimi siyaseten yaptığımı ispatlayın, anında istifa ederim. Ben kesinlikle siyaseten davranmadım. Tüm yönetim kurulu üyelerimizle görüşün. Benim elbette ki bir siyasi görüşüm var. Yazarım, konuşurum. Ama Vakıfta değil. Vakıf haricinde biri yazmama, konuşmama, düşünmeme engel olacak bir yiğit çıkarsa gider kendimi Yeniçağa gölüne atarım. Biz farklılıklarımızdan dolayı korkmadığımız bir ülkede yaşamaya mecburuz. Çeşitli streslerle kötüleştirmeyelim ortamı. Hiç kimse hiç kimsenin üzerinden erkeklik yapmasın. Benim mevcut siyasilerimizle hiçbir sıkıntımız yok. Bizim tüm söyleşilerimize Bolumuzun yetiştirdiği önemli insanlar, sağ sol gözetmeksizin davet edilmiştir. İnanın çok zor şartlarda bir Bolu günleri yaptık. Çok özür diliyorum, Sayın Belediye Başkanının ayakta kalmasından dolayı şikayetçi olduğunu ben şimdi duyuyorum. Görevi Bolu’yu kalkındırmak ve tanıtmak olan yetkililerin gözü eğer oturacak koltuktaysa buna da çok üzülürüm. Benim hakkım helal olsun. Ama o insanların yapmak zorunda olduğu destek için verdiğim çabayı da helal etmem. Hacca da gitse kul hakkıyla gider. O kulun hakkını ona teslim etmek lazım. Şerefimizle çalıştık.

İnanın son Bolu Günlerine kadar benim en ufak bir problemim olmadı. Ben ne istersem kabul edildi. Bende onların isteklerini kabul ettim. Ama ne olduysa Bolu günlerinde oldu. Araya bir münafık mı girdi bilmiyorum. İnanın ben 3 aydır deri döküyorum. Bu yılacağım anlamına gelmesin. Ben 2 yıl boyunca, yönetimde ki arkadaşlarımla elimizden ne geliyorsa yaptık.

 YÖNETMELİK DEĞİŞTİRİLEMEZ

Eskisine saygısı olmayanın yenisine saygısı olmaz. Zamanında bu arkadaşlarımız emek sarf etmiş. Şuan da mevcut olan bir yönetmelik var. Burada bu yönetmelik değiştirilemez. Bunu yaparken kardeşçe dostça oturup yenisini de yapabiliriz. Bugün dünyanın son günü değil. Ankara’nın da talebi var. Biz 2.5 senedir çalışıyoruz. Yazılmış bir yazı ile bizi görevden almaları onurumuza dokunuyor, dediler. Mudurnulu Sayın Ayhan Bey, Pazar günü geldi bana, sizlere yazdığım o yazıyı imzaladı. Çok üzülüyorum Özer bey onuruma dokunuyor, dedi ve pazartesi günü öldü. Yarın bir gün hepimiz ölürüz. Buranın öte tarafı da var. Birbirimize haklarımız var. Nedir bu iş? Neden bu ani karar değişikliği?

“BOLU’DA SİYASET YAPAN HİÇBİR KİMSEYE KÖTÜLÜK YAPMADIM”

Benim buradaki insanlara bir önerim var. Siyasetinizi bir tarafa bırakın Ankara’da ve Bolu’da ki yönetimden bir heyet seçin. Bu heyet 2 aylık bir çalışma yapsın. Ankara’da ki ya da yeni açılacak bir şubenin nasıl çalışacağını da belirlesin. Ben bu duygularla gözünüzün içine bakarak bu kavganın bitmesini istiyorum Alaaddin Bey. Bu işin sonu yok. Biz burada hangi siyasetten olursak olalım, burada siyasi vesayetten kurtulmalıyız. Kendi görüşlerimiz olur, olmalıdır da. Bunları ayrıca tartışırız. Ama bu konuşmamdan özür dilediğim, yalvardığım anlamına gelmesin. Ben Bolu’da siyaset yapan hiçbir kimseye kötülük yapmadım, kötü konuşmadım. Ben yoruldum, iyi çalıştım. Şu önerim dahilinde ilk kurulda teşekkür ederek burada çalışma yapma imkanım olacağını düşünüyorum. Bundan sonra da kavga edilmemesini rica ediyorum. Doğrusu benim takatim kalmadı. Ben Alaaddin Başkana saygı duymaya devam ediyorum, onu kıracak bir şey yapmadım, her ne yaptı isek onunla beraber yaptık.  Neticede kentimizin Belediye Başkanıdır. Onun aleyhine bir tutum içerisine hiç girmedim. Saygısızlık yapmayı aklıma dahi getirmedim.

Ömer Eru : Burada yönetim kurulunun görevlerine müdahale söz konusu. Vakıflar Genel Müdürlüğünün kararına göre, şubelerin çalışma esaslarını yönetim kurulu belirler der. Şimdi burada şube başkanımızın önerisini sunacağız. Kabul edilir mi, o benim dışımda bir şey, ben tarafsızım.

Özer Özcan’dan sonra söz alan Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz’ın birebir konuşması ise şu şekilde oldu.

 Alaaddin Yılmaz :Bir vakfın çok basit tüzük değişikliği toplantısında fevri bir hareketlilik yaşandı. İş döndü dolaştırıldı bana getirildi. Ben Belediye Başkanlığına geldiğimden beri siyasi bir davranışta olduğumu kimse söyleyemez.  Bolu’nun dışarıda temsili konusunda çalıştım. Ankara’da yapılan çalışmalarında başından beri içindeyiz. Ankara’da yapılan çalışmalar sanki hiç yokmuş  da sanki Özer bey döneminde olmuş gibi bir şey yok. O daha iki yıllık, biz ise 9 yıldır tüm ilçe belediye başkanları ve valilerimiz ile birlikte çalışma yapıyoruz. Biz bunu Bolu için yapıyoruz, Özne Bolu,  siyaset için yapmıyoruz. Bu tür kurumların siyaset dışında kalması lazım. Ama bu kurum siyaset içine çekildi. Bu kurumun başında şuan Özer Bey varsa, o dönem ki yönetim kurulu iyi bilir, çoğu arkadaşımız tek endişemiz var, siyasi görüşünü öne çıkartır mı? Ondan sonra da kendisi milletvekilliğine aday oldu. O gün vakıftan istifa etmeliydi. Bu vakfın yönetiminde ki insanların çoğu benim siyasi görüşümün dışındadır. Ama ben bu adamların hepsi için oy kullandım. Hem dibine kadar hadiseyi siyasileştireceksiniz.

BURADA SİYASET YAPILACAKSA BİZ ALLAH’INA KADAR YAPARIZ”

Yönetim kurulunuzda benim siyasi düşüncemden farklı olan insanları ağabey olarak kabul edeceksiniz, onlarla beraber hareket eden Alaaddin Yılmaz’ı siyaset yapmakla suçlayacaksınız. Konu çok basit aslında… Bunu sanki ölüm kalım meselesi haline getirenleri, kendisi olmazsa bu işlerin yürümeyeceğini düşünen insanları  anlamam mümkün değildir. Ben Bolu ve dışında ki Bolulu insanları bir araya getirmek için elimden gelen çabayı sar ettim. Ama birileri de direksiyonu eline almaya çalışırsa onlara da müdahale ederim. Eğer burada 9 yıldır tek başına iktidar partisi olarak biz siyaset yapmıyorsak kusura bakmayın. Kararın ne çıkıp çıkmayacağı benim umurumda değil. Senin elinde bir yönetmelik olabilir, bizde yok. Bizim derdimiz Ankara’da değil. Genel bir yapı oluşturmak. Ben vakıfların ilerlemesi için elimi değil, kellemi taşın altına koyuyorum. Çok basit bir tüzük değişikliğini bu hale getirmek anlamsız. Konuşan insanlar hep aynı görüşün insanları. Burada siyaset yapılacaksa biz Allah’ına kadar yaparız. Rahat olun. Kimsenin buraları kullanmasına sıcak bakamayız.   Siyaset yapılacaksa gidin siyasi partilerde yapın. Burada siyasi şov yapmayın. Milletvekili diyor ki siz burada oturmayın gidin arkada oturun. Kime, Belediye başkanına. Çocukluk yapıyor, şov yapıyor. Birileri de arkadan müdahale ediyor, kim diye baktığımızda aynı siyasi yapıda ki insanlar.

BAŞKAN YILMAZ SALONU TERK ETTİ

Belediye başkanı Alaaddin Yılmaz bu konuşmadan sonra salonu terk etmek istedi ise de Divan Başkanı Ömer Eru Başkanın oy kullanması konusunda ısrarcı oldu. Bunun üzerine Alaaddin Yılmaz ad okunarak yapılan oylamada “kabul” oyunu kullandıktan sonra oylamanın sonucunu beklemeden salonu terk etti.Oylama sonuçlarını açıklayan divan, oylamadan ret oyunun 22, kabul oyunun 22 olduğunu açıkladı. Kongre üyeleri “şimdi ne olacak?” tartışması yaparken, Kongre Divan Başkanı Ömer Eru “Kendisinin oy kullanmadığını kaydederek, ben de oy kullanıyorum dedi ve oyunun “kabul” doğrultusunda olduğunu” belirtti.Bunun üzerine kongrede tekrar sonuç açıklandı ve önerge 22 ret oyuna karşılık 23 kabul oyu ile kabul edilmiş oldu.Bolu kamuoyunun kongredeki tartışmaları ve oylama sonuçlarını nasıl değerlendireceği  merakla bekleniyor…

Bu haber 1259 defa incelenmistir. Paylas

 
geri dön
sayfa basi
tüm haberler
yazdir
 
  DIGER HABERLER
Gece yarısı senet tehdidi Gece yarısı senet tehdidi 25.9.2014
Bolu’da bin esnafa müjde Bolu’da bin esnafa müjde 25.9.2014
Ayakkabı içinde ölüm tehdidi Ayakkabı içinde ölüm tehdidi 25.9.2014
AHİLER GÜNÜNDE EYLEM AHİLER GÜNÜNDE EYLEM 25.9.2014
Motosikletli terörü Motosikletli terörü 25.9.2014
Zil çaldı, dersimiz grev! Zil çaldı, dersimiz grev! 25.9.2014
40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 23.9.2014
Bilindik senaryoda bir mağdur daha Bilindik senaryoda bir mağdur daha 23.9.2014
Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı 23.9.2014
Bir sendika daha yargıya gidiyor Bir sendika daha yargıya gidiyor 23.9.2014
Kayınvalide gelinini bıçakladı Kayınvalide gelinini bıçakladı 23.9.2014
Kılıçdaroğlu geliyor Kılıçdaroğlu geliyor 23.9.2014
Bu hafta grev var! Bu hafta grev var! 22.9.2014
''Bu acıları bir daha görmeyelim'' ''Bu acıları bir daha görmeyelim'' 8.3.2013
SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI 8.3.2013
 
 
tüm haberler
 
Bolu Firma Rehberi
Bolu'dan Haberler
Bolu Seri İlanlar
Bolu Yaşam Rehberi
Fikir Köşesi