İl Emniyet Müdürü Sabri Durmuşlar, sadece başarılı personeliyle imza attığı asayiş operasyonları ile değil, sosyal proje ve etkinliklerle de kısa sürede Boluluların takdirini kazandı. Onu her an bir esnaf lokantasında vatandaşla sohbet ederken ya da bir spor müsabakasında görmek mümkün. Durmuşlar, “Vatandaşa giderseniz onlar da size gelir” anlayışıyla klasik devlet memurluğu zihniyetinden kurtulmuş, suç meydana gelmeden engellemek gerektiğini düşünenlerden.

Son bir yılda gerek Milli Eğitim Müdürlüğü, Abant İzzet Baysal Üniversitesi, gerekse Belediye Başkanlığı gibi birçok kurumla yapılan karşılıklı protokollerle de “Huzurun başkenti Bolu” sloganın korunması için tüm ekibiyle canla başla çalışıyor.

 “Emniyet Müdürü Durmuşlar’ ın bir yılda edindiği Bolu izlenimleri, bu süreçte onu en çok üzen olay ne oldu? Sosyal etkinliklere neden bu kadar önem veriyor”  soruların cevabı ve daha fazlası röportajımızda…

“Havası soğuk, insanları sıcak memleket”

*Bolu’ya atanalı tam bir yıl oldu. Bu süreç içinde asayiş ve sosyal hayat anlamında Bolu ile ilgili değerlendirmeleriniz neler oldu?

Yaklaşık bir yıldır Bolu’da görev yapıyorum. Bolu’yu anlatılandan çok daha güzel buldum. Her ne kadar havası soğuk olsa da, çok sıcak ve samimi insanları var. Bolu yaşanabilir iller arasında en başta gelen şehirlerimizden bir tanesi. Memleketimizin cennet köşelerinden birisi. Böylesine güzel bir şehrin güvenliğinden sorumlu olmak bana ayrıca mutluluk veriyor.  Bolu’yu, gerek asayiş, gerek terör, gerekse de trafik yönüyle diğer illerle mukayese ettiğimizde çok huzurlu bir kent olduğunu söyleyebiliriz.

“En önemli sorun geçiş güzergahında yaşanan trafik ve kaçakçılık”

Buranın en önemli sorunu iki büyük şehir arasında olması dolayısıyla dönem dönem yaşanılan trafik yoğunluğudur. Bizde bu sorunu en başarılı şekilde çözebilmek için gerekli tüm önlemleri alıyoruz. Gerek Sayın Valimizin mahalli bazda destekleri, gerekse genel müdürlüğümüz teknik ve teçhizat bakımından desteği ile burada ki yolların açık ve güvenli olması için çalışıyoruz. Tabi, kış şartlarının ağır olması dolayısıyla zaman zaman duraksamalar olabiliyor. Ama çok şükür şimdiye kadar önemli bir sorun yaşamadık. İlimiz en sorunsuz illerden birisidir desem, herhalde abartmış olmam.

Ayrıca, biliyorsunuz yine Bolu, büyük şehirler arasında bağlantı yolu olması dolayısıyla, gerek insan ticareti, gerekse uyuşturucu, silah kaçakçılığı yönüyle geçiş güzergahı durumunda. Ben buna da çok önem veriyorum. Biliyorsunuz son bir ay içerisinde yüklü miktarda uyuşturucu ve kaçak sigara yakaladık. Bu kontrollerimiz devam edecek. Amacımız, hem burada yaşayan, hem de ülkemizin diğer şehirlerinde yaşayan insanlarının güvenliğini sağlayabilmek ve bu tür zararlı maddelerden korunmalarını sağlamak.

“Bolu insanı kanuna saygılı, dışarıdan gelenler olay çıkarıyor”

Bolu insanı kanunlara son derece saygılı, hakkını bilen insanlar. Sorunlarını hukuk çerçevesinde çözebilen insanlar. Zaman zaman göç nedeniyle buraya dışarıdan gelen insanların kavga, hırsızlık olaylarını tespit ediyoruz. Bunlara da gereken müdahaleleri yapıyoruz. Tabi yollar herkese açık, iyi insanlar geçtiği gibi kötü insanlar da geçebiliyor. Mobil dediğimiz şehir şehir gezen hırsızlık çeteleri var. Bunlara yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bu noktada MOBESE gibi bazı teçhizat eksiklerimiz var. Şehrin giriş ve çıkış noktalarında yaygınlaşmasına ihtiyaç var. Bunun içinde ihtiyaçlarımızı tespit ettik ve gerekli müracaatlarımızı yaptık.

“Sadece mesleki bilgi yetmez” dedirten işlere imza attılar…

Üniversitemiz bizim için çok önemli noktalardan birisi. Ülkemizin her şehrinden öğrencilerimiz geliyor. Onların huzurlu ve güvenli bir şekilde eğitimlerine devam edebilmesi için çalışmalar yapıyoruz. Aynı şekilde personelimizin eğitimi konusunda da üniversitemiz akademik kadrolarından destek alıyoruz. Bizler kanun adamıyız ve buna uygun davranmamız gerekiyor. Görev yapıyoruz diye kimseye kötü davranmaya hakkımız yok. İnsanlar bilerek ya da bilmeyerek suç işlemiş olabilirler. Onlara hukuk çerçevesinde yaklaşmak durumundayız. Bu konuda, sağ olsunlar üniversitede görev yapan akademisyenlerimiz bu konularda bize destek eğitimler veriyor. Başta Valimiz olmak üzere, ilimizde ki askeri, idari tüm kurumlarımızla uyumlu bir şekilde çalışıyoruz. Bundan dolayı ben, destek olan herkese teşekkürlerimi iletiyorum.

*Bolu’da görev yaptığınız süreçte sizi en çok üzen olay ne oldu?

Ben özellikle ölümlü kazalarda çok üzülüyorum. İnsanlar maalesef acele ediyorlar, kurallara uymuyorlar. Böyle olunca da kazalara davetiye çıkıyor. Yakın zamanda, biliyorsunuz, bir otobüs kazasında 10 vatandaşımız hayatını kaybetti. Basit kural ihlalleri nedeniyle maalesef can kayıpları yaşanıyor. Meslek hayatımda beni en çok bu tür olaylar üzmüştür.

Onun dışında geçtiğimiz kış hava şartları dolayısıyla, herhangi bir kaza yaşanmasından çok korkmuştum.  Özellikle çok sisli bir gün olmuştu. Görüş mesafesi neredeyse 1 metreye kadar düşmüştü. O gün bizzat bende mesai arkadaşlarımın yanında bulundum. Ama çok şükür herhangi bir kaza olmadan atlatıldı.

“Gençlerimiz beni çok üzüyor”

Birde bazen gençlerimiz beni çok üzüyor. Özellikle aile içi iletişim eksikliği dolayısıyla gençlerimiz intihara teşebbüs ediyor ya da evden kaçıyorlar. Bizim polis olarak bu konuda yapabileceğimiz çok bir şey yok ama gerekli kurumlarla işbirliği yaparak böyle gençlerimizi korumaya çalışıyoruz.

*Sadece asayiş operasyonlarıyla değil, sık sık katıldığınız organizasyonlarla da Bolu halkı sizi tanıdı. Hemen hemen tüm spor müsabakalarında emniyet mensuplarını görüyoruz. Kendi bünyenizde sosyal faaliyetleriniz oluyor. Sporun yanında kültürel etkinliklere de önem verdiğiniz görünüyor. Örneğin sıra geceleri düzenlendi. Engelli vatandaşlarla ilgileniyorsunuz. Tüm bunları neden yapıyorsunuz?

“İnsanlar birbirlerini tanırlarsa, anlarlarsa iletişim kurabilirler. İletişim kurabilen insanlar kavga etmez. Suçu meydana gelmeden önce önlemek gerekir” diyor ve başlıyor tüm bunları neden yaptığını anlatmaya…

Her yörenin kendine ait farklı sosyal alışkanlıkları var. Ülkemizin birlik beraberliği açısından bu kültürleri tanımamız, tanıtmamız çok önemli diye düşünüyorum. Malum, ben Şanlı Urfa’dan geldim. Orada ki insanlar buraya nasıl bakıyorlar, aynı şekilde burada ki insanlar oradaki insanlara nasıl bakıyor diye düşündüğümüzde insanlarımızın birbirlerini yeterince tanımadıkları yönünde bir kanaat oluştu. Bende birbirimizi daha iyi tanıyalım diye arkadaşlarımızla görüştüğümde böyle birkaç program yapmak mümkün oldu. Hatta oranın bir kanalı var, Kanal Urfa adında. Onlar bir program çektiler. İlimizin tanıtımı anlamında da ben çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Hatta o programı izlediğimde benim bile Bolu’da henüz görmediğim yerler olduğunu fark ettim. Dolayısıyla, insanlarımızın birbirlerini daha iyi anlayabilmeleri, iletişim kurabilmeleri için, bütün illerimizin böyle yöresel özelliklerinin bilinmesini istiyorum. İnşallah önümüzde ki süreçte de bu tür etkinliklerimiz yine olacak.

“Kanlar içinde görüntülerin yayınlanmasını doğru bulmuyorum”

Size ve ekibinize başarılar diliyoruz. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?      

Öncelikle sizlere teşekkür ediyorum.

 Vatandaşlarımızın doğru bilgilendirilmesi çok önemli. Olumsuz şeyler, zaten stresli olan hayatımızı daha da stresli hale getiriyor. O nedenle, özellikle haberlerde insanlara, doğru ve yeteri kadar bilgi vermek gerekiyor. Bazı olaylarda detayların sadece yetkililer tarafından bilinmesi yeterli. Olayları aktarırken, “kısa ve net bilgiler sonrası gereği yapılıyor” demek daha doğru, insanları paniğe sevk etmemek gerekir.  İnsanların kanlar içinde görüntülerinin yayınlanmasını çok da doğru bulmuyorum.

Onun dışında vatandaşlarımızdan,  herhangi bir sorunla karşılaştıklarında bizlere müracaat etmelerini bekliyoruz. 

Tüm vatandaşlarımıza kazasız, sağlıklı ve huzurlu günler diliyorum.