Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, ''Bu yıl dünyada ekonomik kriz yaşanıyor. Bizde de yaşanıyor. Ancak buna rağmen bu yıl turist sayısı yüzde 12 artmıştır'' dedi.
Bakan Günay, Antalya'nın Finike ilçesinde, Finike Belediye Başkanı ve AK Parti Belediye Başkan Adayı Nail Dülgeroğlu'nun seçim bürosunu ziyaret ederek, vatandaşlara hitap etti.
Dünyada yaşanan ekonomik krizden Türkiye'nin de etkilendiği belirten Günay, krize rağmen turist sayısının yüzde 12 arttığını belirterek, ''Türkiye 2003 yılının başında, yani AK Parti iktidara geldiğinde 12 milyon turist ağırlıyordu. Bu yıl dünyada ekonomik kriz yaşanıyor. Bizde de yaşanıyor. Ancak buna rağmen bu yıl turist sayısı yüzde 12 artmıştır'' diye konuştu.
Turizmin, istihdam, tüketim ve gelir sağladığını ifade eden Bakan Günay, bu nedenle turizm gelirlerini Türkiye'nin potansiyel bölgelerine yaymak istediklerini ifade ederek, şöyle devam etti:
''Bakın bu bölgede 8 ay turizm olmalı. Bu kongre turizmi de olabilir, spor turizmi de olabilir, yaşlı Avrupalılara hizmet turizmi olabilir. Şimdi turizmi çeşitlendirmeye çalışıyoruz. Yeni bir anlayışla turizmi taşımak istiyoruz. Turizmi doğayı katletmeden, tarihe ve doğaya saygılı insan anlayışı içinde Türkiye saltına yaymak istiyoruz. Bu bölgenin doğasını ve tarihini adım adım gezdim, biliyorum. Burası Türkiye'nin değil, dünyanın en önemli tarih zenginliğine sahiptir. Kültür ve Turizm Bakanı olarak sanat gruplarını buraya taşımak benim görevimdir, buradan bunu size söz veriyorum.''
''AK PARTİ HİÇBİR GEÇMİŞ SİYASİ PARTİNİN HASMI DEĞİL''
Bugüne kadar yapılan siyaseti 'kavga siyaseti' olarak nitelendiren Bakan Günay, bu anlayış nedeniyle çok zaman kaybedildiğini anlatarak, amaçlarının millete hizmet etmek olduğunu belirtti.
''Amacımız barış, esenlik, bolluk ve kardeşlik içinde bu güzelim Türkiye topraklarında başı dik yaşanmasını sağlayabilmektir. Bugüne kadar Türkiye siyaseti, kavga, renk körlüğü, inatlaşma sandığı için birçok hizmetten ve nimetten mahrum kaldı'' görüşünü aktaran Ertuğrul Günay, şöyle konuştu:
''Ama siyaset, kavga ya da çatışma değildir. Birbirine kötü söz söylemek hiç değil. Siyaset, millete hizmet etmek ve hizmeti anlatmanın bir yoludur. Eski siyaset anlayışıyla bu ülke çok zaman kaybetti. Hepimiz siyaseti çatışma sanan anlayışla zaman kaybettik ama 2 binli yılların başında bu anlayış bitti. Hatırlarsanız millet o dönem parlamentonun iktidarını, muhalefetini sokağa koydu. Yeni bir anlayışla kurulan AK Parti giderek artan oy oranıyla yürüyüp gidiyor. AK Parti hiçbir geçmiş siyasi partinin hasmı değil ama hiçbir siyasi hareketin de devamı da değildi. Yepyeni bir siyasetle hizmet için ellerini buluşturduğu anlayışı kazandırdı.''
14 yıl sonra Cumhuriyet'in 100'üncü yılına kavuşacağını hatırlatan Bakan Günay, ''Atatürk'ün resmini duvara asıp onun yaptığı her şeye sırtını dönmek değil, onun amacını, yani milleti ayağa kaldırma, milleti heba olmaktan çıkarıp yurttaş yapma, milleti insan yerine koyma, milleti kılığına ve kıyafetine göre ayırmama, milleti saçına başına göre ayırmama, milleti eşit sayma anlayışını hayat felsefesi yapmak önemlidir'' diye konuştu.
Cumhuriyet'in millete saygı göstermek olduğunu ifade eden Günay, millete saygı göstermeden de Cumhuriyet ve demokrasi olmayacağını vurgulayarak, cumhuriyetle demokrasinin birbirinin düşman olmadığını, amaç ve niyetlerinin milleti muvaffak görmek olduğunu dile getirdi.
''FİNİKE YAŞANABİLİR BİR MEKANA DÖNÜŞTÜ
Seçim kampanyası içinde çeşitli yerlere gittiğini ifade eden Bakan Günay, Finike Belediye Başkanı Nail Dülgeroğlu'nu işaret ederek, ilk defa hizmette 20 yılını doldurmuş bir belediye başkanının herkes tarafından çok sevildiğini Finike'de gördüğünü anlattı.
''Finike gerçekten bu geride bıraktığımız yıllar içinde belediye başkanımızın gayretleriyle ve sizin desteklerinizle bu bölgede farklılaşan ve medeni bir yerleşim merkezi olduğunu başka yerlere göre hissettiren kültür etkinlikleriyle, yazı kışı yaşanılabilir hale gelen bir mekana dönüştü'' diyen Kültür ve Turizm Bakan Günay, sözlerini şöyle tamamladı:
''Şimdi bizim üzerimize düşen bir görev var. Bu bölgenin kültürünün ve turizminin Türkiye için ne kadar önemli olduğunu farkındayım. El ele verip başlamış olan alt yapıyı tamamlayacağız. Buradan denize bir damla kirli suyun akmamasını sağlayacağız. Çünkü bu denizler bizim geleceğimiz, bu tarih, bu arkeoloji bizim geleceğimiz. Bunlara sahip çıkacağız ki bu bizim yaşadığımız Allah'ın nimeti topraklarda çocuklarımızda bizden daha güzel yaşayabilsin.''