Hiper ve süper marketlerin hayatımızda daha çok yer edinmesiyle, geleneksel semt ve mahalle bakkalları zor durumda kalıyor. Marketlerin fiyat politikalarıyla yarışamayan bakkallar son dönemde gözden düşse de çok önemli bir misyonu yerine getiriyor.
'KREDİ DESTEĞİ ŞART'
Kriz döneminde kredi kartı limitleri dolan ve maaşlarıyla ay sonunu getiremeyen vatandaşlar, bakkalların 'veresiye defterleri' sayesinde ihtiyaçlarını kolayca giderebiliyor. Yok olmak istemeyen bakkallar, hükümetten destek beklerken, marketler kadar belediyelerin tanzim satış yerlerinin de kendilerine zarar vermesinden yakınıyor. Bakkalların sıkıntılarını TAKVİM'e anlatan Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken, "Kendi imkanlarıyla ayakta kalmaya çalışan mahalle bakkalı, dar gelirlinin kötü gün dostu olduğunu gösterip, kart limitleri dolan vatandaşa veresiye defterini açtı" dedi. Bakkalların sermayeleri küçük olduğu için haksız rekabete dayanamadığını kaydeden Palandöken, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: "Acilen kredi desteğinin verilmesi gerekiyor. Vergilerin, stopajın ve SSK primlerinin oranlarında da indirim yapılmalı, ödemeleri de makul sürelere yayılmalı. Piyasadaki rekabet ortamını kurallara bağlayacak Perakende Yasası çıkarılmalı."
'Bize pahalıya veriliyor'
Bendevi Palandöken, bakkalların korunmadığını şu örnekle anlattı: "Yaptığımız çalışmalarda görüyoruz ki, üreticiler, bazı markalar ve ithalatçılar büyük marketlere ucuza, bakkala pahalıya veriyor. Bakkallar olmasa rekabet olmaz. Çünkü o zaman tek fiyat uygulamasına geçilir. Vatandaşın mağdur olmaması için bakkalların ayakta kalması şart."