Günün Haberleri...
 
•  Haberler Ana Sayfa
 
•  Tüm Haberler
 
•  En Çok Okunan Haberler
 
•  En Çok Yorumlanan Haberler
 
•  Foto Galeri
 
•  Haber Arsivi
 
•  Haber Yolla

  Ramazan’da oruç tutarak kilo verileceğine inanmak yanlış bir düşüncedir www.boluweb.com | Paylas
21.8.2009 11:29:32
Ramazan’da oruç tutarak kilo verileceğine inanmak yanlış bir düşüncedir

Ramazan ayının gelmesiyle alışılan yemek düzeninde değişiklikler olduğunu, üç ana öğün ve ara öğünlerden oluşan beslenme düzeninin, iki ya da tek öğüne indiğini söyleyen İl Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, ''Ramazanda oruç tutarak kilo verileceğine inanmak yanlış bir düşüncedir. Genellikle bu dönem, dikkat edilmezse kilo almayla bile sonuçlanabilir'' dedi.

Ramazan ayında beslenme şeklinin de değişeceğini ve bu anlamda oruç tutacak olan vatandaşların dikkatli olması gerektiğini ifade eden İl Sağlık Müdürü Dursun Koç, ramazan ayında kilo vermek için uğraşmanın yanlış bir iş olduğunu belirtti. Öğünlerde çok çeşitli yiyeceklerin fazla miktarda ve kısa sürede tüketildiğini anlatan Koç, ''Oysa yaklaşık 12-13 saat boyunca dinlendirdiğimiz sindirim sistemimiz ve metabolizmamızda değişiklikler oluşmaktadır. Yanlış beslenmeyle sağlığımızı riske atabiliriz. Hızlı ve aşırı beslenme, ani mide gerginliklerine, tansiyon yükselmesine, kan şekerinde artmaya neden olur'' diye konuştu. Uzun süren açlık sırasında kan şekerinin düştüğünü ifade eden Koç, ''Özellikle iftar saatleri yaklaştıkça daha sıklıkla gözlemlediğimiz sinirlilik, ani öfke patlamaları, konsantrasyon bozukluğu, baş ağrısı, mide bulantısı, halsizlik gibi belirtilerin nedeni budur. Ayrıca vücut ısısı düşer, mide asidi artar ve vücudun su ihtiyacı çoğalır'' dedi.

RAMAZANDA MEVCUT KİLOYU SABİT TUTMAK HEDEFLENMELİ

Dr. Koç, şöyle devam etti: ''Ramazanda oruç tutarak kilo verileceğine inanmak yanlış bir düşüncedir. Genellikle bu dönem, dikkat edilmezse kilo almayla bile sonuçlanabilir. Ancak daha önce zayıflama programına başlamış kişiler az ve sık yiyerek diyetlerine devam edebilir. Bu dönemde kiloyu sabit tutmak hedeflenmelidir. Uzun süre aç kalındığı için metabolizma hızı düşer ve kişinin hareket etme isteğinde azalma olur. Kan şekerindeki düşüş de yeme isteğini artırır. Bütün bunlar kişinin kabızlığa ve kilo almaya yatkınlığını artırır.'' Öncelikle tek veya iki öğün şeklinde alınan gıdaları, üç veya dört öğüne yaymak gerektiğini belirten Koç, ''Çok çeşitli yemeği bir arada ve hızlıca tüketmek yerine iftarı çorba veya kahvaltılıklarla açmak, 1-2 saat sonra ana yemeğe geçmek en doğru olanıdır. Ana öğünde de ağır ve çok yağlı yiyecekler yerine kolay sindirilebilir az yağlı et, sebze veya etli sebze yemekleri, az yağlı yoğurtlar, cacık, salata tercih edilmeli. Yemekle birlikte geleneksel pidemize az miktarda olmak koşuluyla yer verilebilir'' dedi.

BOL HAREKET, BOL SU

Dursun Koç, yemeklerden sonra yenen ağır tatlıların sindirim sisteminin yükünü daha da artırdığına dikkati çekerek, şöyle konuştu: ''Eğer isteniyorsa, yemekten 1-2 saat kadar sonra sütlü tatlılar, güllaç, dondurma, meyvelerle yapılmış tatlılar yenilebilir. Ancak meyve en doğru seçim olacaktır. Kabızlık bu dönemde en sık karşılaşılan problemlerden biri olduğundan, beslenmemizde bulgur pilavı, kuru baklagiller, çavdar veya tam buğday ekmeği, lifli makarna, kabuklu meyve, sebze gibi posa değeri yüksek besinlere sıkça yer vermek gerekmektedir. Hareketi artırmak ve su içmeyi de unutmamak gerekir. Ramazanda ihmal edilmemesi gereken en önemli şeylerden biri de sıvı tüketimidir. Unutulmamalıdır ki, günlük sıvı ihtiyacımız 2-2.5 litre kadardır. Bu ihtiyacımızı iftarla sahur arasına yaymamız gerekir. Yeteri kadar sıvı alınmadığında gün içinde tansiyon düşüşü olabilir.''

İFTARDAN 2 SAAT SONRA YÜRÜYÜŞ YAPILMALI

Tok karnına koşmak, yürüyüş ya da diğer sporları yapmanın riskli olduğunu bildiren Koç, şöyle devam etti: ''Yemekten 2 saat sonra yürüyüş yapmak ise son derece faydalıdır. Yatmadan önce yemek yemek, sahura kalkmamak veya sahurda sadece su içmek yapılan en büyük yanlışlardan biridir. Açlık süresini böylece 18-19 saat gibi uzun bir zamana çıkarmış oluruz, ki bu da hipoglisemiye (şeker düşmesi) bağlı şikayetlerin daha da belirgin olmasına sebep olur.''

Koç, sahurda kana kolay karışmayan yiyeceklerin tercih edilmesi gerektiğini ifade ederek, ''Aşırı tuzlu ve şekerli gıdalar yerine süt, peynir, yumurta, posalı çorbalar, meyve ve kepekli, çavdarlı ekmekler tercih edilmelidir. Su içmeyi de unutmamak gerekir. Sahurdan sonra hemen yatmak da doğru değildir. En az 1 saat kadar uyanık ve hareketli olmak gerekir'' dedi.

Bu haber 1084 defa incelenmistir. Paylas

 
geri dön
sayfa basi
tüm haberler
yazdir
 
  DIGER HABERLER
Gece yarısı senet tehdidi Gece yarısı senet tehdidi 25.9.2014
Bolu’da bin esnafa müjde Bolu’da bin esnafa müjde 25.9.2014
Ayakkabı içinde ölüm tehdidi Ayakkabı içinde ölüm tehdidi 25.9.2014
AHİLER GÜNÜNDE EYLEM AHİLER GÜNÜNDE EYLEM 25.9.2014
Motosikletli terörü Motosikletli terörü 25.9.2014
Zil çaldı, dersimiz grev! Zil çaldı, dersimiz grev! 25.9.2014
40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 23.9.2014
Bilindik senaryoda bir mağdur daha Bilindik senaryoda bir mağdur daha 23.9.2014
Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı 23.9.2014
Bir sendika daha yargıya gidiyor Bir sendika daha yargıya gidiyor 23.9.2014
Kayınvalide gelinini bıçakladı Kayınvalide gelinini bıçakladı 23.9.2014
Kılıçdaroğlu geliyor Kılıçdaroğlu geliyor 23.9.2014
Bu hafta grev var! Bu hafta grev var! 22.9.2014
''Bu acıları bir daha görmeyelim'' ''Bu acıları bir daha görmeyelim'' 8.3.2013
SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI 8.3.2013
 
 
tüm haberler
 
Bolu Firma Rehberi
Bolu'dan Haberler
Bolu Seri İlanlar
Bolu Yaşam Rehberi
Fikir Köşesi