Günün Haberleri...
 
•  Haberler Ana Sayfa
 
•  Tüm Haberler
 
•  En Çok Okunan Haberler
 
•  En Çok Yorumlanan Haberler
 
•  Foto Galeri
 
•  Haber Arsivi
 
•  Haber Yolla

  TEMA Vakfı kıyasıya eleştirdi www.boluweb.com | Paylas
31.5.2010 09:00:28
TEMA Vakfı kıyasıya eleştirdi

TEMA Vakfı, Bolu Valiliği ve İl Özel İdare tarafından Abant Tabiat Parkı'nda uygulanan çalışmaları kıyasıya eleştirdi. Konuyla ilgili geç kalmış bir çalışma olsa da,çevreye duyarlı siz okurlarımızla bu çalışmayı paylaşmak istedik.

Geçtiğimiz yıl Kasım ayında Abant'ta Bolu Valiliği ve İl Özel İdare tarafından başlatılan “Abant Uzun Devreli Gelişim Planı” kapsamındaki çalışmalara tepkiler gelmeye devam ediyor. Abant'ta yaşanan çevre katliamı sivil toplum örgütleri, dernekler, siyasi partiler ve çevreciler tarafından protesto edilmesine rağmen, çalışmalar devam ediyor. En son geçtiğimiz gün bir rapor hazırlayan TEMA Vakfı, durumun vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. İç Anadolu Projeler Sorumlusu ve Orman Mühendisi Nafi Altunöz'ü ve Orman Mühendisi Hasan Basri Avcı'yı görevlendiren TEMA Vakfı, bizzat Abant'ta yapılan çalışmaları yerinde inceledi. Rapordan anlaşıldığı kadarıyla TEMA Vakfı il yöneticileri ile temasa geçilmeden hazırlanan raporda Nafi Altunöz, Abant'ta Bolu Valiliği tarafından yapılan uygulamalarda geri dönülmez tahribatlar tespit etti. Altunöz raporun sonunda uyarılarda bulundu ve TEMA Vakfı'nın STK'larla işbirliği yapmasının önemi üzerinde durdu. Altunöz raporda şu ifadelere yer verdi: “Abant Tabiat Parkında yapılan yanlışlıkların devam ettirilmemesi ve başka tehdit altında olan diğer Milli Park alanlarında da gerçekleşebilecek olası tehditlere karşı TEMA Vakfı'nın aktif olarak rol üstlenmesi, bu konularda duyarlı STK'lara destek vermesi, gerekirse davalar açılması (Bu konuda bazı STK'larca dava açılmış) ve kamuoyunu etkileyecek girişimlerde bulunarak ilgililerin dikkati çekilmelidir.”

8 MADDEDE TAHRİBAT SONUÇLARI

TEMA Vakfı İç Anadolu Projeler Sorumlusu NafiAltunöz ve Orman Mühendisi Hasan Basri Avcı raporun sonuç bölümünde 8 ayrı maddede topladıkları tahribatı ara başlıklarla sıraladı. İşte 8 maddelik sonuç:

1-İğne yapraklı ağaçların kök boğazı su altında kaldığından, bu ağaçların kuruması an meselesidir. Buralara toprak dolgu yapılması kök boğazlarını bu sefer su altında değil de, toprak altında kalmasını sağlayacağından ağaçların kök boğazının havalanması mümkün olmayacağı ve canlılıklarını yitirecekleri.

2-Suyun yükselmesi nedeniyle bazı nilüfer yapraklarının su yüzeyine kadar çıkamadığı, Bu durumun nilüfer ölümlerine neden olabileceği,

3-Yavru Abant mevkiinde yapılan set nedeniyle su tutulması ekosistemi bozduğundan ülkemizde Toroslar ile beraber sadece Yavru Abant mevkiinde yaşayan Kar çiçeğinin de yaşam alanını tehdit edeceği.

4-Abant Gölü ve etrafındaki dağlar birçok çiğdem türüne ev sahipliği yapmaktadır. Bunlardan bir kaçı ülkemiz için endemik (dünyada yalnızca bir bölgede yaşayan canlı türü)'tir. Hatta dünya literatüründeki ismini Abant'tan alan(Crocus abantensis) yalnızca bu göl etrafında yaşamaktadır. Bu son derece hassas ve endemik çiçeklerin bazı tehditlerle karşı karşıya olduğu,

5-Yapılan çalışmalar gölün ve Tabiatı Koruma Alanının doğallığını bozduğu, adeta insan eliyle planlanmış piknik ve mesire alanı mantığı ile düzenlenmeye çalışıldığı, bu noktadan itibaren de eski doğallığını kazandırmanın kısa dönemde olanaksız olduğu,

6-Bu durum Uzun Devreli Gelişme Planı amaç ve hedeflerine aykırı olduğundan aynı zamanda 2873 sayılı Milli Parklar, 6831 sayılı Orman Kanunu ve Türkiye'nin de taraf olduğu Sulak Alanlar Sözleşmesi (RAMSAR) ve Sulak Alanların Korunması Yönetmeliğine de aykırı olduğu,

7-Tabiat Parkı Uzun Devreli Gelişme Planında; yol genişliği banket dâhil 8 m olarak öngörülmüş olmakla birlikte, yerinde yapılan inceleme ve ölçümlerde; 1417 m arasında değişen genişliklere ulaştığı, bazı yerde ise gerekmediği halde yeni güzergâhtan yol geçirildiği, bu durumun göl kenarında çok sayıda otonun göle karşı park yapmasına zemin hazırlayacağı, bunların da Plana aykırı olduğu,

8-Göl ekosisteminin en önemli öğelerinden birisi de kıyı kenar çizgisi olup, çoğunlukla girintili çıkıntılı olan kıyı alanları birçok canlı için yuvalanma, yavrulama ve yumurta bırakma yeridir. Su canlılarının çoğu sağlam bir şekilde tutunamayacağı akarsu veya göl yatağına yumurta bırakamayacağından, Kıyı Kanunu ile güvence altına alınmış olan kıyı kenar çizgisine yapılan müdahalenin de yanlış olduğu.


Bu haber 1745 defa incelenmistir. Paylas

 
geri dön
sayfa basi
tüm haberler
yazdir
 
  DIGER HABERLER
Gece yarısı senet tehdidi Gece yarısı senet tehdidi 25.9.2014
Bolu’da bin esnafa müjde Bolu’da bin esnafa müjde 25.9.2014
Ayakkabı içinde ölüm tehdidi Ayakkabı içinde ölüm tehdidi 25.9.2014
AHİLER GÜNÜNDE EYLEM AHİLER GÜNÜNDE EYLEM 25.9.2014
Motosikletli terörü Motosikletli terörü 25.9.2014
Zil çaldı, dersimiz grev! Zil çaldı, dersimiz grev! 25.9.2014
40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 23.9.2014
Bilindik senaryoda bir mağdur daha Bilindik senaryoda bir mağdur daha 23.9.2014
Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı 23.9.2014
Bir sendika daha yargıya gidiyor Bir sendika daha yargıya gidiyor 23.9.2014
Kayınvalide gelinini bıçakladı Kayınvalide gelinini bıçakladı 23.9.2014
Kılıçdaroğlu geliyor Kılıçdaroğlu geliyor 23.9.2014
Bu hafta grev var! Bu hafta grev var! 22.9.2014
''Bu acıları bir daha görmeyelim'' ''Bu acıları bir daha görmeyelim'' 8.3.2013
SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI 8.3.2013
 
 
tüm haberler
 
Bolu Firma Rehberi
Bolu'dan Haberler
Bolu Seri İlanlar
Bolu Yaşam Rehberi
Fikir Köşesi