1979-1980 sezonunun ilk yarısını 19 puanla, lider Mersin İdmanyurdu'nun 3 puan gerisinde tamamlayan Boluspor; ikinci yarıda 20 puan toplayarak, 41 puanla şampiyon olan Mersin İdmanyurdu'nun 2 puan gerisinde, 39 puanla sezonu bitirir.
Sezona Şanlıurfa deplasmanında beklenmedik bir yenilgi ile başlayan Boluspor; 30 maçlık maraton boyunca 16 galibiyet elde ederken, 7 karşılaşmada rakipleri ile yenişemez. 7 karşılaşmada ise, sahadan puansız ayrılır. Bu karşılaşmalarda rakip fileleri 38 kez havalandırırken, kalesinde 19 gol görür.
Boluspor, sezon sonunda ligden düşen grubun en zayıf iki takımı karşısında aldığı mağlubiyetlerle hanesine yazdırabileceği 4 puandan olur. Ligin ilk yarısında Elazığspor'a 1-0 lık, Eskişehir Demirspor'a 4-3 lük skorlarla boyun eğen Boluspor, bu maçlarda kaybettiği puanlarla muhtemelen Türkiye 1. Ligi'ne direkt çıkma şansını tepmiş olur.
1979-1980 sezonunda iç sahadaki tek yenilgisini Samsunspor karşısında (0- 1) yaşayan Boluspor; her şeye rağmen maratonu ikinci sırada bitirerek, Türkiye 1. Ligi'ne terfi etme şansını sürdürür. B grubunu ikinci sırada tamamlayan Düzcespor'la, İzmir'de oynayacağı final maçını beklemeye başlar. Bu tarihi karşılaşmayı önümüzdeki hafta yayınlayacağız.
Bu hafta 1979-1980 sezonunun devre arasında Milliyet Gazetesi'ne konuşan dönemin Boluspor Başkanı Yener Bandakçıoğlu'nun değerlendirmesini ve sezonun bitimine 5 hafta kala, ligi ikinci sırada tamamlayabilmek adına yarışan Ankaragücü'nü 2-1 yenmeyi başaran Kırmızı-Beyazlı ekibin geriye kalan 5 maç için durumunu analiz eden Zeki Çol'un yorum-haberini yayınlıyoruz.
***
Boluspor, Ankaragücü galibiyeti ile ikincilik için büyük bir avantaj elde etti
1980 Nisanında Milliyet Gazetesi'nde yayınlanan Boluspor'la ilgili Zeki Çol'un yorum haberi
*Geçen yılki kadrosunda fazla bir değişiklik yapmayan Kırmızı-Beyazlı ekibin bu yıl şampiyon olması pekala mümkündü. Ancak bazı sorunlar Boluspor'u ikinciliği bile arar duruma getirdi
Antrenör Cahit Sinan, şu an rahat olduklarını belirtti ve “Geçmişte varolan sorunlardan uzağız. Bu bizim için bir başka avantajdır “ dedi.
Boluspor, Ankaragücü karşısında aldığı galibiyetle, hiç kuşku yok ki, ikincilik için çok büyük bir avantaj elde etti.
Kırmızı-Beyazlı ekip, bu galibiyetle, en yakın takipçisini iki puan geçti. İlk bakışta, bu iki puanlık avantaj önemsiz gibi görülebilir. Ancak, ligin bitimine sadece beş maçın kaldığı ve Boluspor'un bu beş maçın üçünü sahasında oynama hakkına sahip olduğu dikkate alınırsa, söz konusu avantajın önemi ortaya çıkar. Zira, Boluspor, sadece sahasında oynayacağı maçlarda kazansa, deplasmanda oynayacağı 2 maçtan 1 puan alsa, puan sayısını 39'a çıkarır. Ardından gelen iki ekip, Ankaragücü ve Giresunspor'un puanlarını bu rakama ulaştırması ise, büyük bir sürpriz olur.
Tabii bunlar, şu an kağıt üzerinde yapılan hesaplar. Boluspor, avantajını yukarıda açıkladığımız şekilde değerlendirir mi, değerlendiremez mi, bu oynayacağı maçlar sonunda ortaya çıkacak.
Ama, belirtmekte fayda var ki, Boluspor'un ikinci olarak ligi bitirememesi sürpriz olacak.
***
Aslında, Boluspor bu tür hesaplara ihtiyaç duyacak bir ekip değildi. Zira, geçen yılki kadrosunda fazla bir değişiklik yapmayan ve güç olarak, rakiplerinden daha iyi durumda bulunan Boluspor'un bu yıl şampiyon olması pekala mümkündü. Ama, futbolcular arasındaki bazı sorunların çözümlenememesi, sık sık yapılan teknik adam değişiklikleri, yönetimin olumlu organizasyona yönelememesi ve ciddi bir mücadelenin içine girilememesi, Boluspor'u değil şampiyonluk, ikinciliği bile arar duruma getirdi.
Şimdi Boluspor, kalan maçlarında neler yapabilir? Hedefine ulaşabilir, yani ikinci olabilir mi?
Bu konuyu antrenör Cahit Sinan ile konuştuk. Sinan, Boluspor'un Ankaragücü maçını kazandıktan sonra, büyük ölçüde rahatladığını belirtti ve görüşlerini şöyle açıkladı:
“Şu an rahatız. Zira, büyük bir avantaja sahibiz. Bu avantajı değerlendirmek isteğindeyiz.
Daha doğrusu, değerlendireceğimize inanıyoruz.
Geçmişte varolan sorunlardan uzağız. Bu, bizim bir başka avantajımız. Sahamızda yapacağımız Ankara Demirspor, Mersin İdmanyurdu ve Eskişehir Demirspor maçlarını kazanacak güçteyiz. Ayrıca, deplasmandan da puan alacağımıza inanıyoruz. Kısacası, ayağımıza dek gelen kısmeti tepmek değil, almak niyetindeyiz. "
***
BOLUSPOR'UN HEDEFİ İKİNCİ LİG A GRUBU ŞAMPİYONLUĞUDUR
Boluspor geçen sezon, dokuz yıl oynadığı birinci ligden hiç de beklenmedik bir şekilde düştüğü zaman,sporseverler büyük üzüntü duymuşlar ve takımımızın ikinci ligdeki misafirliğinin bir sezon sürmesi dileğinde bulunmuşlardı.
Tüm Boluspor taraftarlarına da yansıyan bu dilek, genel kurulumuzda kadromuzun aynen muhafaza edilmesi görüşünde birleşilmesine neden olmuş ve bu, yeni sezon çalışmaları için Yönetim Kurulumuza direktif şeklini almıştır.
Takımın küme düşmesine rağmen, Genel Kurul ve taraftarlar yönetime ve özellikle başkan olarak bana itimatlarını sürdürmüşlerdir. Bu çok dikkat çekici bir durumdur. Böylece bizim arkamızdaki kitle,Boluspor'un düşüşünü yönetimin ve kadronun dışına çıkarmıştır. Çünkü düşmeden yönetim sorumlu olsa idi, yönetimin değişmesi gerekirdi. Futbolcular sorumlu olsa idi, futbolcuların tasfiyesi yolu seçilirdi. Bunların ikisi de istenmediğine göre Boluspor'un düşüşü başka nedenlere bağlanmış olmaktadır. Mevsim sonunda yine Milliyet'e yazdığım yazıda da belirttiğim gibi küme düşmemizdeki en büyük etken belleğimizden hiç silinmeyen bir kısım formsuz hakemlerin Boluspor 'un puanlarını göz göre göre gasbetmeleridir.
Yeni sezona her takım gibi şampiyonluk iddiası ile girmiş bulunuyoruz. Birinci Lig'de yıllardır yan yana oynamış oturmuş kadromuzu, Fatih, Şenol, Demir, Selahattin gibi futbolcularla takviye ettik. Burada şunu vurgulamalıyım; Yıllardan beri kulüp yönetiminde tatbik ettiğimiz prensipler bu yıl da uygulanmış, transferler sadece yönetim kurulunun transferleri olmaktan çıkarılmıştır. Daha Genel Kurul toplantısı yapılmadan oluşturulan transfer komitesinin önerileri aynen yerine getirilmiştir. Gerek Teknik Direktör Galip Türkkan ve gerekse isimlerini yukarıda saydığım futbolcular teşkil edilen Transfer Komitesinin önerileridir. Yönetim Kurulumuz bu önerilere aynen katılmıştır.
Boluspor'u grubunun kesin favorisi olarak görenler, ilerleyen haftalarla birlikte geriye baktıklarında İkinci Lig A grubunda birkaç tane şampiyon adayı olduğunu, Boluspor'un bu birkaç şampiyon adayından biri olarak birinci devreyi 19 puanla ve lider Mersin İdmanyurdu'nun üç puan gerisinde kapadığını göreceklerdir. Bu netice aklımıza hemen şu soruyu ve cevabını getirmektedir. Boluspor birinci devrede başarılı olmuş mudur, olmamış mıdır? Yönetim Kurulumuz oybirliği ile birinci devrenin başarılı olmadığını vurgulamıştır. Ancak Yönetim Kurulumuz aradaki farkın kapanmayacak bir fark olmadığını, kaybedilen puanlarda bazen kişisel hataların da rol oynadığını kabul etmiştir. Örneğin bir Elazığ deplasmanı ile bir Eskişehir Demirspor deplasmanında kaybedilen dört puanın, kendisinden çok şeyler beklediğimiz istikbalin büyük kalecisi olacak Fatih'in kişisel kusurlarıyla oluştuğunu görmek gerekir. Örneğin Giresunspor'a kendi sahamızda hediye ettiğimiz bir puanda B. İbrahim'in topu hiçte gereği yokken kendi kalemize yuvarlaması hatırlardadır. B. Mustafa ve Halil İbrahim gibi Türk futbolunda varlıklarını kabul ettirmiş iki asımızın henüz tam randıman vermemesi de hatırdan çıkarılmamalıdır.
Taraftar olarak, teknik ve idari kadro olarak Boluspor'un hedefi İkinci Lig A grubu şampiyonluğudur. Bu hedefe varmak için ikinci devre elimizdeki bütün olanakları seferber edeceğiz. Grubumuzda şampiyon adaylarının birkaç tane olması yarışın çok çetin geçeceğini göstermektedir. İkinci devre fikstür avantajımız birinci devreye nazaran daha caziptir. Şampiyonluğun iki adayı Mersin İdmanyurdu ve Ankaragücü ile Bolu'da oynayacak oluşumuzu iyi değerlendireceğiz. İkinci yarının ilk haftasında bizim iç sahada Mersin İdmanyurdu ile Ankaragücü'nün dış sahalarda oynayacak oluşu bize lideri yakalama fırsatını verecektir. Bu fırsatı yakaladıktan sonra da kolay kolay bırakmayacağımızı söylemek isterim.
İkinci devrede tüm rakiplerimize ve bu arada takımıma başarılar diliyorum. Layık olan takım şampiyon olsun.
***
KALECİ EROL DOŞER
1979 Temmuzunda sezon başı hazırlık kampı yapılırken antrenmanda rahatsızlanıp, hastaneye yetiştirilemeden hayatını kaybeden Kaleci Erol Döşer, Boluspor'un Şanlı Tarihinde yerini almıştır. Kendisini bir kez daha saygıyla anıyoruz.