Geredeli genç Hasan Öztürk, Başbakan Tayyip Erdoğan'a mektup yazarak, Ankara- İstanbul arasına yapılması düşünülen hızlı trenin Gerede'den geçmesini istedi.
İstanbul'da okuyan Geredeli Hasan Öztürk, Başbakan Tayyip Erdoğan'a bir öneri ulaştırarak, tren güzergâhı üzerine ilginç tespitlerde bulundu.
Başbakan'a sitemkâr ifadeler de kullanarak, bazı rahatsızlıkları dillendiren genç, "ilçemiz hiç mi lütfünüze mahzar olmayacak?" dedi.
"Seçilenlerin hiçbir faydasının olmadığı memleketimiz sürekli sizin adınız için yine aynı şahısları seçmeye devam mı edecek," sorusunu da sorarak, "Başımızdaki siyasilerin uyuşukluk durumlarından ötürü bütün halk mı zarar görecek?" ifadelerini kullandı.
Üniversite öğrencisi Hasan Öztürk, Başbakan'a mektup yollayarak, hızlı tren güzergâhının Gerede'den de geçmesini dilediklerini anlattı.
Türkiye'nin iki önemli ana kenti olan İstanbul ve Ankara'nın tam ortasında Gerede dururken, tren yolunun yüzlerce kilometre uzaktaki Eskişehir'den dolanmasını çok manidar bulduğunu dile getiren Geredeli genç Hasan Öztürk, ilginç tespitlerde bulunmayı da ihmal etmedi.
Başbakanlık internet sitesi BİMER üzerinden elektronik mektup kaleme alan Öztürk, tren güzergâhının ilçemizden geçmesi durumunda, Gerede-Ankara 20 dakika, Bolu-Ankara 30 dakika, Gerede - Bolu arasının ise 10 dakikaya düşeceğine vurgu yaptı.
Hızlı treni ve güzergâhları anlatan mektubu ile başbakanlığa ulaşan Geredeli Öztürk, Gerede'nin sinema sorunun da çözüleceğini kaydetti.
Trenlerde yolculuk ücretinin de fazla olmadığını belirten Hasan Öztürk, tespit ve önerilerine şöyle devam etti; "TCDD'nin abonmanlık tarifesi bulunuyor ve bu tarifeye göre aylık hızlı tren bileti 150 TL gibi bir miktar. Yani 150 TL'ye bir ay boyunca Ankara-Bolu arasında istediğiniz gibi seyahat edebileceksiniz. Hem bu sayede ilçemizin sinema sorunu da çözülmüş olur."
İşte o mektup
Geredeli gencin hayli iddialı sözlerle Başbakan'a ulaştırdığı mektupta şu ifadelere yer verildiği öğrenildi;
“Sayın Başbakanımıza; Bir haftadır yaşanan gelişmelerle beraber ülke genelinde hızlı trenin yayılması adına önemli bir atağa geçildi. Yalnız, bu hızlı trenin "ipek yolu"nu canlandırma amaçlı olduğu net bir şekilde ortada. Her geçen gün yeni bir projenin ortaya atıldığı bu hususta, bir proje de bizim memleketimiz için düşünülse devlete çok mu ağır gelir?
Yerel ve Genel seçimlerde, Referandumda ülke ortalamasının üstünde oy aldığınız ilçemiz hiç mi lütfunuza mahzar olmayacak?
Başımızdaki siyasilerin uyuşukluk durumlarından ötürü bütün halk mı zarar görecek?
Seçilenlerin hiçbir faydasının olmadığı memleketimiz sürekli sizin adınız için yine aynı şahısları seçmeye devam edecek. Bunu siz böyle bilin. Şayet Bolu'nun üç milletvekilinin üçünün de başında bulunduğunuz partiden seçilmesi onların değil, sizin yüzü suyunuz hürmetine.
Halbuki; il ve ilçelerin sokaklarında halkın arasında küçük bir gezintiye çıksanız işitmek istemeyeceğiniz bir sürü kötü söz duyacaksınız seçilenler hakkında.
Yine Hal bu ki; halk Atatürk'e ayaklandığı için yıllar önce mahrumiyet alanı ilan edilen Gerede'nin artık bu mahrumiyetten kurtulmasıdır temennimiz.
Yıllar önce yapımına başlanan yalnız bir süre sonra kesilen demir yolu inşaatı artık yeniden devam edileceği günü sabırsızlıkla beklemektedir.
Anadolu Selçuklu Devleti'nde eyalet olan Gerede'mizin hızla köy olma yolunda ilerlediği de aşikârdır. Memleketimizin gerilemesi, Atatürk'e ayaklanma, 1944 depremi, Almanya'ya göç, Darbeler dönemi son olarak da; İzmit, Ankara, Karabük, İstanbul gibi vilayetlere göçler olarak sebeplendirilebilir.
Göçlerin sebebi ise; öncelikle işsizlik, ardından ise eğitim faaliyetlerinin vasat, sosyal hayatın doğudaki yerleşim yerlerinden bile geride olması gibi sıralanabilir. Türkiye'nin iki önemli ana kenti olan İstanbul ve Ankara'nın tam ortasında biz dururken, tren yolunun yüzlerce km uzaktaki Eskişehir'den dolanması ise manidardır.
Lütfen artık bu geri kalmışlığımıza bir dur deyin ve Bolu Ankara arasında hızlı tren yolunun yapılmasına ön ayak olun. Bu sayede ilçemizin, ilimizin kalkınacağı gibi, yıllardır nüfusunun kat kat fazlasını verdiği göçler ise memleketimize tekrar geri dönecektir.
Ankara - Bolu arası canlanacak; İstanbul-İzmit arasındaki yoğunluk ise hafifleyecektir. Ankara'da öğrenci olan bir kişi Gerede ya da Bolu'da ikamet edebilecek aynı şekilde bunun tam tersi de olabilecek. Geçim sıkıntısı çeken bir işçi sadece bulunduğu yere bağımlı kalmayacak; Ankara ve Bolu'da çalışma olanağına sahip olacak. Ayrıca ulaşımın gelişmesinden ötürü bölgeye; akla-hayale gelmeyecek kadar iç ve dış yatırım da yapılacak.
Lütfen bu yazıyı dikkate alın.
Saygılarımla.”