Lafa gelince ilimizin doğal güzelliklerinden, dört bir yanımızın yeşilliklerinden söz ederiz.
Ormanlar ile kaplı dağlarımızı anlatırız. Bunları söylerken de gururlanırız, biz buraların insanıyız deriz.
Son yıllarda yeşillikler üzerinde yapılan katliamlardan, beyazlaştırmalardan hiç söz etmeyiz. Birkaç kişi yazar çizer Nadir Garipoğlu, Bülent Dinçtürk, Şenda Aksungur vb.bir türlü seslerini duyuramazlar.
Yıllardır şehrimizde üretim yapan bir çimento fabrikası var. Bu fabrika kentimiz için istihdam sağlıyor gibi gözükse de, matematik yarışmaları gibi sosyal aktiviteler yapsa da, doğada yaptığı katliamları ört-bas edemez.
Bu fabrikanın malzeme aldığı alanları D-100 Karayolu'ndan, TEM'den çok rahat görebilirsiniz. İşletilen ocaklar tam da yeşilin kalbine batırılmış beyaz hançerler gibi.
Elbette, doğanın imkanlarından yararlanacağız ama, doğayı yok etmemek şartı ile.
Ben merak ediyorum, tıpkı diğer çevreci arkadaşlar gibi;
Bu Çimento Fabrikası yeşili bu derece yok ederken, salonlarda yarışmalar düzenlerken, yarınların sahibi o çocuklar için ne kadar ağaç dikiyor, ne kadar yeşillendirme yapıyor??
Yoksa göründüğü gibi sadece yeşili beyaza dönüştürmekle mi meşgul, doğadan kendi cepleri için rant elde etmekle mi meşgul..?
Kendi kullandığı Çaydurt köprüsü için bile Bolu'ya yardımcı olmayan bir işletmeden ne kadar çevre için duyarlılık bekleriz bilmiyorum…
DEMOKRASİ HERKESE LAZIM
Siyasi yaşamda en çok kullanılan ve kullanılacak bir sözcük elbette “Demokrasi.”
Ve beraberinde demokrat insanların kullandığı bir deyim “Demokrasi bir gün gelir size de lazım olur.”
Bu hafta yapılacak CHP kurultayına giderken, bu deyim “cuk” oturuyor.
Baykal bütün hırçınlığı ile feveran ediyor çarşaf liste olmalı, blok liste bölücülüktür, partiyi ayrıştırır v.b.
Kardeşim sen yıllarca bu partinin başkanı idin. Blok listeyi parti tüzüğüne yerleştiren sensin, başkanlık için barajlar oluşturan, ülke geneli için %10'luk barajı savunan, kısaca anti-demokratik ne kadar tüzük maddesi varsa hepsini getiren sensin..!
Şimdi birdenbire ne oldu da demokrasi havarisi kesildin? Adama sormaz mı bu insanlar, bu partililer.
Evet gün geldi demokrasi Baykal'a da lazım oldu.
Tüm bu yaşananlara karşın demokrat insanlar çarşaf listeyi savunmalı, Kılıçdaroğlu kaybederse böyle kaybetsin.
Diyecek bir şey kalmaz. Delegeler layık oldukları bir partiye sahip olurlar, o kadar…
Nikaragua'da Sandinistler bile silahları ile kazandıkları iktidarı demokrasi ile- seçim ile bırakmışlardı.
“Demokrasi herkese lazım…”
13.12.2010