Düzce MASDAF POMPA İşçileri Ankara'ya yürüyor… Düzce'de MASDAF POMPA fabrikasında bir yıldır sendikalaşma mücadelesi veren Disk'e bağlı Birleşik Metal İş üyesi işçiler seslerini Ankara'da duyurmak için yollara düştüler. Düzce'den başladıkları yürüyüşte ikinci durak noktası olarak Bolu oldu.

Birleşik Metal iş üyesi işçileri Bolu'da SES 'Sağlık Emekçileri Sendikası” ve EMEP İl Başkanı Sedat Bayram karşıladı. Bolu'da öğle saatlerinde basın açıklaması yapan işçiler, saat 15.oo sularında Ankara istikametine doğru hareket ettiler.
İşçilerin Ankara Yürüyüşü esnasında konakladıkları Bolu'da Emniyetin Güvenlik önlemlerini artırdığı saptandı.
Birleşik Metal İş Kocaeli Şube Sekreteri Telat Çelik ve MASDAF Pompa işçileri Bolu Hükümet meydanında şu açıklamayı yaptılar.

Bizler MASDAF POMPA işçileriyiz. Düzce 1.organize sanayi bölgesinde kurulu fabrikamızda bir yıldan beri sendika için toplu sözleşme hakkı için insan onuruna yakışır bir düzende insanca muamele görmek insanca ücret almak için mücadele eden MASDAF POMPA işçileriyiz. Bir yıldan beri bu mücadelemiz içinde fabrika araçları altında ezilen, jandarmanın defalarca darbına maruz kalan defalarca gözaltına alınan tutuklanan nezaretlerde sabahlayan “faşizme boyun eğmeyeceğiz.'' Geçen senenin yazının sıcağını yaşayan peşinden gelen kışta, karda buzda yağmurda yılmadan bıkmadan usanmadan bu onurlu mücadelesini sürdüren ve tekrar bu mücadeleyle baharı karşılayan şimdide bu yazın sıcağını yaşayan MASDAF işçileriyiz. 

MASDAF İŞÇİSİ DİRENİŞİN SİMGESİ
Bizler bu ülkede Anayasa uygulanır sandık. Bizler Anayasanın 51.maddesinin her yurttaşa sendika kurma hakkını verdiğini bu ülkede uygulanır sandık. Bizler Türk Ceza Kanununun 118.maddesinin, Anayasanın 51.maddesini çiğneyenlere karşı bir set olduğunu sandık. Bizler bu ülkeyi idare ettiğini sananların bu ülkede yasaların yılmaz bekçileri olduğunu söyleyenlerin yasaları da uygulatacağını sandık. Bizler anamızın ak sütü gibi helal olan toplu sözleşme kurma hakkımızı kullanma suçunu işleyen işçileriz.

SENDİKA HAKKIMIZ ENGELLENEMEZ…
Bir ülkeyi ülke yapan yasaların uygulanmasıdır. Yasalar ülkenin namusudur. 
İnönü'nün ünlü sözünde şöyle diyor; “Bir ülkede namussuzlar kadar namuslularda cesaretli olursa işte o zaman o ülke düzelir” diyor. 
Bizde bu ülkede yasayı çiğneyen namussuzlar kadar bu ülkenin gelişmesine büyümesine emeğine alın terine katkı sunan ve bu ülkenin diğer namuslu yurttaşları gibi üreten çalmayan çırpmayan vergisini veren en namuslu yurttaşları olarak cesaretimizi topladık. 
Bu ülkede yasalar uygulansın istiyoruz. 
Bu ülkede 4bin 857 sayılı yasanın 2.maddesinde olduğu gibi yasak olmasına rağmen taşeron uygulamalarında inim inim inleyen işçiler olmasın istiyoruz.
Artık mesleki hastalıklarda iş kazalarında makinelerde fabrikaları kanlarıyla sulayan ve canını ruhunu teslim eden işçiler olmasın istiyoruz.