KÜMES AÇILIMI BİLE KURTARAMAZ
Bolu Valiliği ruhsatsız kümesler için İmar Kanunu'nu devreye sokarken, Ak Parti Milletvekili Ali Ercoşkun ise mühürlü kümeslerin ruhsat problemlerini kanuni bir düzenlemeyle halletmeyi planladıklarını, konuyu Meclis'e taşıyacaklarını söyledi.
Valiliğin kararının ardından sektör karışırken, Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, belediyenin sınırları içerisine dahil olan köylerde yaşayanlara hayvancılık ve tarımın devam edeceğini dair söz vermesine rağmen belediyenin mücavir alanları içerisinde kalan kümeslerin birkaç ay içerisinde kapatılacağını söylemesi üreticileri çaresiz bıraktı.
Belediye sınırları içerisinde kümesleri bulunan üreticiler belediyeye tepki gösterip, kandırıldıklarını ifade ederek, belediyenin meclis kararı ile kümesleri mühürleyebildiğini, kümeslerinin kapatılması durumunda yeni kümes yapamayacaklarını söylediler.
Son bir haftadır Bolu'da ruhsatsız kümesler konusunda hemen her yetkili art arda demeçler veriyor. İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Rıza Kiniş, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz'ın ardından Ali Ercoşkun'da konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Siyasilerin ve bürokratların yaptığı açıklamalar sonrası kümes üreticileriyle görüştük. Üreticiler konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve çözüme ilişkin önerilerini açıkladı.
İl Özel İdare adına Genel Sekreter Vekili Rıza Kiniş basın açıklamasında şunları kaydetti:
“İmar Kanunu'na göre, ruhsatsız yapılar mühürlenerek durdurulur. Mühürlenme tarihinden itibaren bir ay içerisinde yapının ruhsatlandırılmaması halinde il encümeni tarafından yapı hakkında yıkım kararı alınır”
Rıza Kiniş basın bültenindeki ifadelerine, “İmar kanunun 32'nci maddesine göre ruhsatsız yapılar derhal mühürlenerek durdurulur. Mühürlenme tarihinden itibaren en çok bir ay süre zarfında yapı sahibinin yapısını ruhsatlandırması gerekmektedir. Bu süre zarfında ruhsata bağlanmayan yapılar için il encümeni tarafından yıkım kararı alınır. İmar Kanunu'nun 42'nci maddesine göre ruhsat alınmaksızın veya ruhsata, ruhsat eki projelere veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan inşaatın sahibine, yapının sınıfına göre toplam metrekare üzerinden hesaplanan bedel üzerinden idari para cezası verilir” şeklinde devam etti.
Bu çok önemli açıklamanın Bolu Valiliği'nde İl Özel İdare Genel Sekreter Yardımcısına yaptırılması kamuoyunda “Neden Rıza Kiniş?” sorusunu gündeme getirirken, Ak Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun'dan konu ile alakalı yanıt gecikmedi. Ercoşkun ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada sorunun çözümüne yönelik girişimler başlattıklarını söyleyerek, “Kümesler nihayetinde tarımsal üretim yapmakla alakalı ticari binalar. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'ndan konuyu görüşmek üzere randevu talebinde bulunduk. Bu sektörde faaliyet gösteren 3 bin 209 kümesten sadece 9 tanesi ruhsatlı. Geri kalanının tamamı ruhsatsız pozisyonda. Şu an da mühürlü vaziyette ki kümeslerle alakalı adımlar atacağız ve kanuni bir düzenlemeyle yapılacak çalışmayla bu ruhsatsız kümeslerin ruhsat problemlerini halletmeyi planlıyoruz. Beyaz et sektörünün Bolu için ne denli önemli olduğunun bilincindeyiz. Önümüzdeki günlerde konuyu Meclis'e taşıyacağız. Ve hazırlayacağımız yasa teklifiyle bu sorunu ortadan kaldırmayı hedefliyoruz” dedi.
Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun Abant'ta tatilde bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'e de konuyu açarak destek istedi.
Ali Ercoşkun, sorunları ötelemediklerini açıklayarak, “Amacımız meseleleri erteleyip daha büyük bir sorun olarak görmek yerine, çözmek için irade ortaya koymayı tercih etmektir. Bu zaman alacak uzun bir süreç. Zor bir konu. Yıllardan beri çözülemeyen bir konu. İnşallah bu konuyu çözmek için girişimlerimizi başlattık” diye konuştu.
BELEDİYE BAŞKANI DA TARTIŞMALARA KATILDI
Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz'da 3 Ağustos 2011 günü Bolu Olay Gazetesi köşe yazarı Mustafa Cop ve gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Mehmet Korkusuz'un kümeslerin ruhsatlandırılması ile ilgili sorularını yanıtlayarak tartışmalara katıldı. Bolu beyaz et sektörüyle müşterek yaşayacak başlıklı demeci ile kendi değerlendirmelerini şöyle aktardı:
“Beyaz et sektörü Bolu'da önemli bir istihdam sektörüdür. Bolu ekonomisi için oldukça önemlidir. Hijyenik şartlar açısından da son derece önemli bir sektör. Dünya ülkelerinin beyaz et sektöründe geldiği şartların üzerindedir Bolu'daki beyaz et sektörü. Bolu bu sektörle müşterek yaşayacaktır. Bu sektör Bolu'da daha da gelişecektir. Bunun önüne engel olmak gibi bir düşünce kimsede olamaz. Ama kanunlar gereği bazı sıkıntılar varsa da bunların çözüme kavuşturulması lazım. Ruhsatsız yapılarla alakalı sıkıntılar mevcut şu an. Bununla ilgili olarak İl Genel Meclisi bir karar verecektir. Bazı hukuki müeyyidelerle ilgili yönetmelik veya kanun çıkması gerekli olabilir” dedi.
Ayrıca Alaaddin Yılmaz, Belediye'nin İmar ve Mücavir alan içerisinde kümes problemi yok olduğunu iddia ederek, “Bu kümesler artık son süreçlerini yaşamaktadırlar. Yakın bir süre sonra bu kümesler kapatılacak. Bunu kümes sahipleri de biliyor. Yani Bolu Belediyesi'nin imar ve mücavir alanı içerisinde kümesle ilgili bir problemi yok. Zaten bu alan içerisinde yeni kümes yapımı da yok. Durum böyle olunca da sıkıntımız yok” açıklamalarında bulundu.
İşte bu ikinci değerlendirme Belediye İmar ve mücavir alan içerisinde de kapatılan kümesler olduğu gerçeğini ortaya çıkardı. Böylelikle sorunun daha da büyüdüğünü tespit eden gazetemiz Yazı İşleri konuyu incelemeye aldı, üreticilerle görüştü. Böylelikle kümeslerin ruhsatlandırılması sorunu öncelikle siyasi iradenin sonrasında da Bolu bürokrasisinin Bolu Belediyesi yetkilileri dahil çözmesi gereken bir mesele olduğu ortaya çıktı.
21 NİSAN 2008: TARIM VE HAYVANCILIK DEVAM EDECEK
4 AĞUSTOS 2011: YAKIN BİR SÜRE SONRA BU KÜMESLER KAPATILACAK
Belediye mücavir alanda ki kümeslerin durumuna gelinirse, burada karşımıza yeni mahalle yapılan 17 köydeki hayvancılıkla iştigal edilen yapılar ortaya çıkar. Bu köyler mahalle yapılır iken, köyleri ziyaret eden Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, bu köylerde hayvancılıkla iştigal eden üreticilere yönelik, “Hayvancılık ve tarım devam edecek” diyerek ilgili köylerde yapmış olduğu bilgilendirme çalışmalarında üreticileri ikna etmiştir. 21 Nisan 2008 tarihinde Belediye Başkanı'nın Ovadüzü Köyü'ndeki ve Bolu Gündem Gazetesi'nde de çıkan sözleri ise şöyle: “Bolu Belediyesi'ne bağlanan köylerde düzenlediği bilgilendirme toplantıları kapsamında, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz'ın durağı Ovadüzü Köyü oldu.
Danıştay'ın kararı ile Bolu Belediyesi'ne bağlanan 17 köy ve Karacasu'ya bilgilendirme ziyaretleri gerçekleştiren Yılmaz'ın son durağı Ovadüzü Köyü oldu. Açılış konuşmasını yapan Ovadüzü Muhtarı Orhan Kaya'nın ardından konuşan Yılmaz, köylerin Belediye'ye bağlanma kararına bazı muhalefet partilerinin kasıtlı olarak köylerde dedikodu çıkarttığını ve köylüleri huzursuz ettiğini belirtti.
'Sıkıntılar yaşadık'
Başkan Yılmaz; “Kanunun söylediği bu uygulamayı yapmamızın ardından, konuyu anlatamadığımızdan dolayı bazı sıkıntılar yaşandı. Hayvancılık ve tarımsal faaliyette bulunan çiftçilerimiz, bundan önceki dönemde nasıl hayvancılık ve tarım faaliyetini yürütüyorsa, faaliyetine aynı şekilde devam edecektir. Bu faaliyetin daha sağlıklı ve çevreye duyarlı olması konusunda Belediye yardımcı olacaktır” şeklinde konuştu.”
Başkan Yılmaz 21 Nisan 2008 tarihinde bunları demiştir de herhalde broiler tavuk yetiştiriciliğini hayvancılık olarak değerlendirmediğinden(!) 4 Ağustos 2011 tarihinde gazetemizde “Kanuni sıkıntılar derhal çözülmelidir” başlıklı yayınlanan haberde, “Bu kümesler artık son süreçlerini yaşamaktadırlar. Yakın bir süre sonra bu kümesler kapatılacak. Bunu kümes sahipleri de biliyor. Yani Bolu Belediyesi'nin imar ve mücavir alanı içerisinde kümesle ilgili bir problemi yok. Zaten bu alan içerisinde yeni kümes yapımı da yok. Durum böyle olunca da sıkıntımız yok” ifadelerini kullanmıştır. Zaten 2008'den 2011'e geçen 3 yıl içerisinde Belediye encümeni CHP'li üyelerinde katkılarıyla Belediye imar ve mücavir alanındaki kümeslerin kapatılması kararını almış ve konuyu kesinleştirmiştir. İşte 2 ana başlıkta öyküsünü anlattığımız ruhsatlı ya da ruhsatsız ya da faaliyetten men edilecek kümeslerin durumu bundan ibarettir. Bu bağlamda üreticiye konu hiç sorulmamıştır. Üreticilere hiç söz hakkı verilmemiştir. Bizde bu aşamada kendilerine söz hakkı tanınmayan, şaşkınlıklarını gizleyemeyen işletmeleri kapandı kapanacak olan üreticilere sorduk.
ÜRETİCİLER NE DİYOR?
İsminin açıklanmasını istemeyen bir kümes işletmecisi: Salıbeyler'de kümesim var. Kümesim belediye sınırları içinde bulunuyor. 1997'den beridir üretim yapıyorum. Geçimimi sadece bu 30 binlik kümesle sağlıyorum.
Başkan Yılmaz'ın 2008'de mahalle statüsüne geçen köylerde hayvancılığa engel olunmayacağı konusunda açıklamaları vardı.
Belediye bize kümes konusunda yönlendirmelerde bulunuyor. Bize gitmemiz gereken yer gösterilip, orada gerekli altyapı çalışmalarının yapılacağı taahhüt edilmiyor. Bize sadece mevcut kümeslerinden “Çıkın gidin” diyorlar. Şu an da kümes maliyetleri çok yüksek. Şu an kümesimle alakalı yapı izin ve yapı kullanım belgelerim var. Belediye, meclis kararı doğrultusunda kümesleri mühürleyebiliyor.
Belediye'den talebimiz bize zaman tanınması. Tamam kümeslerimizi taşıyalım ama bize zaman tanınsın. Kümeslerimiz mühürlenmesin. Üretime devam edebilelim. Bizim yeni kümes yapıp, gireceğimiz borçları birden ödeyebilecek durumda değiliz. Yeni yapılacak kümesler dahi gireceğimiz borcu birden ödeyemez. Öte yandan ödemek mecburiyetinde olduğumuz banka kredilerimiz var. O nedenle bize süre verilsin.
“62 YAŞINDAN SONRA NEREYE GİDECEĞİM”
Raşit Aydın: Salıbeyler'de 1988 yılında yaptığım ve halen üretimde olan kümesim var.
Belediye Başkanının açıklamaları bizi bağlamıyor. Çünkü kümes yetiştiriciliği bizim geçim kaynağımız. Belediye bize bugün diyor ki: Kümeslerinizi taşıyın. Peki, nereye taşıyacağız? Bir başka köye taşıyacağız. Bir başka köy taşınması demek benim o köye taşınmam demek. Bolu'nun hangi köyüne giderseniz gidin, o köyde sizi kimse kabul etmez. Ben 62 yaşından sonra artık nereye gideceğim. Ben artık bu saatten sonra bir başka köye gidip orada kümesçilik mi yapacağım? Benim kurulu düzenimi bozduktan sonra bunun hiçbir anlamı yok. Bizi kümesimizden çıkaranlar en azından ücretsiz yer gösterecek, ruhsat vermeyi taahhüt edecek ki ben gidip oraya kümes yapayım. Ama bize bu şartlarda sunulmuyor. Sadece 'Çıkacaksınız' deniliyor. Bu uygulama Belediye Meclisi kararı da olsa biz buna karşıyız. Bize ayrıca zamanda tanınmalıdır.
Bu uygulama karşısında Sakarya Bölge İdare Mahkemesi'ne başvuruda bulunduk. Mahkemeye bunun haksız bir uygulama olduğunu belirttik. Mahkememiz 8 aydır sonuçlanmadı.
“YAŞANAN DURUM BOLU'NUN ŞANINA YAKIŞAN DURUM DEĞİL”
Şükrü Kargun: Bolu'nun en ücra yerinde kümesim yetiştiriciliği yapıyorum. Mevcut imar paftasında zirai alan olarak görünen bir yerde bulunuyor kümesim. Köy statüsü sınırları içinde bulunan kümesimin çevresinde sanayi fabrikaları bulunuyor. Eğer sorun koku ise benim kümesimin bulunduğu alanda sanayi fabrikaları yüzünden bu koku sorunu üst seviyede.
Bugün bir kümesin taşınması aşağı yukarı maliyeti 500 bin lira civarında. Yer alacaksın, zemin etüdü yaptıracaksın, elektrik getireceksin, su getireceksin… Hadi diyelim kendi ekipmanlarımızı yeni kümesimizde kullanalım. Aksi takdirde 50 binlik bir kümesin toplam maliyeti 1 milyon Lira.
Ben artık 65 yaşımdan sonra zirai kredi alıp borç ödeyemem. Bu borcu benim çocuklarım değil, torunlarım dahi ödeyemez. Dolayısıyla Belediye'nin böyle bir girişime girmeden evvel bize yer gösterip, inşaat maliyetindeki bazı kalemlerde daha toleranslı davranıp yardımcı olursa bu kümesler taşınır. Aksi takdirde bu kümeslerin taşınması mümkün değil. Bu ticaretten men edilmek gibi bir durumu doğurur. Bu da Türkiye'nin tavukçuluk sektörünün yüzde 40'ını karşılayan Bolu'nun şanına yakışır bir durum değil.
Belediye'nin konuyla ilgili tebligatı bana ulaşmadı. Muhtara verilmiş ama ben görmedim.
Ben bu saatten sonra zirai kredi alıp, borca girip kümes yapamam. Dolayısıyla benim bu saatten sonra kalkıp kümes yapmam çok zor.
“TAVUK ÇİFTLİKLERİ KOKUNUN SEBEBİ DEĞİLDİR”
İbrahim Aydın: Salıbeyler'de kümes yetiştiriciliği yapıyorum. 2009'da Belediye tarafından bana gönderilen tebligatta, “1 yıl içerisinde kümesini bulunduğu yerden taşıyacaksın” dediler. Benim ve diğer kümes yetiştiricilerinin 1 yıl içerisinde kümeslerini taşımalarına imkan yok. Belediye bu kümeslerin kaldırılmasını istemek yerine kümeslerin rehabilite edilmesini sağlamalıydı. Hiçbir tavuk çiftliği 50 metre ötesine kokusunu yaymaz. Bugün köylerimizde 2 ineği, 3 mandası olan ahırların çıkardığı kokuyu 20 binlik bir kümes çıkarmaz. Buna rağmen çıkıyorlar kümesler çevreye koku yayıyor diyorlar. Bolu'nun içinde her gün 600 kamyon entegre tesislere tavuk taşıyor. Eğer bir koku yayılacaksa onlardan yayılırdı. Belediye'nin kümesleri kaldırmak yerine hijyenik denetimleri sıkı tutmalı. Şimdi kümeslerimizin bulunduğu alanlar mahalleymiş diyerek bizi çıkarmaya çalışıyorlar. Mahalle olduysak ne oldu? Belediye'ye yeni katılan mahallelerin hangisi tam anlamıyla mahalle hüviyetine kavuştu? Mahalle dediğimizde yolların asfalt olması lazım, tretuvarların olması lazım. Ama bunlar bile henüz yapılmamışken sınırlandırmalar getirilmeye çalışılıyor. Hayır, efendim getiremezsiniz. Köylüler zamanla kendilerine değişik gelir alanları bulursa zamanla bu ortadan kalkar. 2008'de Belediye yönetimi yeni mahalle olan bölgelerde hayvancılığa karışılmayacağını taahhüt etti. Yapılanlarla söylenenler maalesef bir olmuyor. Bu sektörde çalışan birçok insanı bir kalemde silip, “Bu kümesi buradan kaldır” demek doğru değil.
NE YAPILABİLİR?
Bu ruhsat sorunu açıkçası karman çorman devletin farklı zaman dilimlerinde farklı farklı kararlar vererek bürokrasinin konuyu hep yarınlara taşıyarak, tabiri caizse sorunları hep gizleyerek, saklayarak, halının altına süpürmesiyle bugünlere gelmiştir. Bir hükümet yetiştiriciliği desteklemiş, teşvik etmiş; bir diğer hükümet ise tadilat projelerini ruhsat olarak kabul etmiş, 2011'deki siyasi irade ise yaklaşık 20-24 yılda olan biteni yok sayarak üreticiyi şaşkın, mağdur ve umutsuz pozisyona sokmuştur. Bu konuda en son söylenebilecek şey, yük önemli ölçüde Ak Parti Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun'un omuzlarındadır, çözümün anahtarı Meclis'tedir. Gerek il, gerekse de Belediye sınırları içerisinde konunun çözümünün sağlanması üreticilerin en büyük beklentisidir. Çünkü ruhsat sorunu aynı zamanda iş, aş sorunudur.