Türk Ocakları Bölge Toplantısı, genel başkan Nuri Gürgür'ün katılımıyla Bolu'da yapıldı. Toplantıda konuşan Gürgür, “Milliyetçi düşünce sadece slogan olarak kalırsa; biz bu ülkede marjinal kalmaktan kurtulamayız.” dedi.

Bolu, Bursa, Çankırı, Gebze, Kadıköy, Karabük, Kocaeli, Maltepe, Pendik, Sakarya, Zonguldak şube başkanları ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı Türk Ocakları Bölge Toplantısı, Prestıge Hotel'de yapıldı. Türk Ocakları Genel Başkanı Nuri Gürgür'ün de katıldığı toplantı yaklaşık 2 saat sürdü. Toplantıya ilimizden Türk Ocakları Bolu Şube Başkanı Eyüp Ahi, ikinci başkan İmdat Aslan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı.

“12 EYLÜL, MİLLİYETÇİ DÜŞÜNCEYE KARŞI YAPILDI”

Toplantıda Türk Ocakları il başkanlarına ve yönetim kurulu üyelerine seslenen Gürgür, ocak mensuplarının Türk milliyetçiliğini kamuoyunda iyi temsil etmelerinin gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: “80 öncesi sahip olunan entelektüel yaklaşım bugün artık yok. 12 Eylül milliyetçi çevrenin üzerinden dozer gibi geçti ve darbe de bu amaçla yapıldı.

Milliyetçi düşünceye karşı 12 Eylül'de büyük komplo düzenlendi. Hapse atılan ve yıllarca hapiste ağır şartlarda kalan insanlarımız oldu. Ama bu durumun travmatik etkisi hala devam ediyor. 80 öncesi estetik alanlarda milliyetçi düşünceli önemli isimler vardı. Eserleri peynir ekmek gibi satılırdı. Bugün ise bu noktadan bir hayli uzağız. Milliyetçi düşünce sadece slogan olarak kalırsa; biz bu ülkede marjinal kalmaktan kurtulamayız.”

MİLLİYETÇİ DÜŞÜNCEYE KARŞI MERKEZLER VAR

Açıklamalarının devamında Türkiye'nin toprak bütünlüğüne karşı olan değişik çevrelerin bulunduğunun altını çizen Gürgür, “Milliyetçi düşüncenin karşısında doğrudan Türkiye'nin toprak bütünlüğüne karşı olan değişik merkezler var. Bunların çoğu neoliberal dediğimiz ve çoğu sol kesimden gelen çevreler. 80 öncesi Marksist-Leninist denilen kesimler var. Ayrıca, etnik milliyetçilik yapan PKK var. PKK derhal izole edilmelidir. Kandil'de eğitim kampının olduğu ortamda bölge insanının mutlu olması mümkün değil. Ve PKK Kandil'de olduğu müddetçe de istikrar sağlanamaz.” diye konuştu.

YÜZÜNCÜ YILIMIZI COŞKUYLA KUTLAYACAĞIZ

2011'de Türk Yurdu Dergisi'nin ve 2012'de Türk Ocakları'nın kuruluşunun 100'üncü yıllarını geride bırakacaklarını belirten Gürgür, “İki yıl içinde Türk Yurdu Dergisi'nin ve Türk Ocakları'nın kuruluşunda 100 yılı geride bırakmış olacağız. Ocağımız her dönemde ülkenin bekası için sorumluluk taşıdı. Bugünde misyonumuzun ifası için çalışıyoruz. İktidardan ve güç sahiplerinden destek almadan en büyük gücümüz birbirimize duyduğumuz bağlılıktır. Birbirimizi ne kadar sever ve birbirimizle ne kadar beraber olursak o kadar güçlü oluruz. Burada bir kazanım elde etme veya herhangi bir siyasi menfaatimiz yok. Az önce belirttiğim 100'üncü yıldönümlerinde öylesine kutlamalar gerçekleştirmeliyiz ki, Türk milliyetçiliği tavan yapsın. Böylece kamuoyu Türk milliyetçiliğiyle yeniden tanışsın. Biz genel merkez olarak hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Bu zamanlarda ocak başkanlarımızda bölgesel işbirliklerine gitmeli. Bundan sonraki dönemde de şubelerimizde gençlerimizi toplayabilirsek ve onları iyi birer kişi olarak yetiştirebilirsek, sorumluluklarımızı yerine getirmiş oluruz.” ifadelerini kullandı.

Gürgür'ün açıklamaları sonrası toplantıya katılan ocak başkanları, 2010 yılı faaliyet raporları hakkında katılımcılara bilgi verdi.